BLOG

TUSAF, UHK ve LİDAŞDER’den TMO’ya tam destek

24 Eylül 20243 dk okuma

Türkiye Un Sanayicileri Federasyonu (TUSAF), Ulusal Hububat Konseyi (UHK) ve Lisanslı Depo Şirketleri Derneği (LİDAŞDER) bazı basın yayın organlarında ve sosyal medya hesaplarından paylaşılan “TMO, buğdayı toprağa gömdü” iddialarıyla ilgili ayrı ayrı açıklamalarda bulundu. Sektörün önemli temsilcileri TUSAF, UHK ve LİDAŞDER, yaptıkları açıklamalarda TMO’ya yönelik iddiaların doğru olmadığını ifade ederek, toprak altı buğday depolama yönteminin Anadolu insanının kadim kültüründe asırlardır uygulandığına dikkat çektiler. 

TUSAF: “İnsan sağlığını riske edecek” iddiaları asılsız

TUSAF’tan yapılan açıklama şöyle:

“Türk un sanayisi adına temsil hakkı kazanmış Federasyonumuza bağlı derneklerimize üye un sanayicilerimiz ile sektörümüzün ham maddesi olan buğdayı, üreticilerimiz başta olmak üzere, üreticinin ve tüketicinin dostu Toprak Mahsulleri Ofisi (TMO) aracılığı ile uzun yıllardır temin etmeye devam etmekteyiz. 

Bu kapsamda, sanayicilerimiz tarafından, mevzuata uygun olarak gerek açık yığın gerekse lisanslı depolar aracılığıyla TMO üzerinden temin edilen buğdayların, basında çıkan çürük, tüketim zincirine dahil edilemeyecek, tüketici sağlığını riski edecek pozisyonda olduğu iddialarının asılsız olduğunun altını çizerek belirtmek isteriz.

2024 hasat sezonunda da çiftçimizi ve biz sanayicileri mağdur etmemek adına çalışmalarını sürdüren, Tarım ve Orman Bakanlığımız, Toprak Mahsulleri Ofisimiz ve emeği geçen tüm kamu kurumlarımıza şükranlarımıza sunarız”

UHK: Toprak altı buğday depolama Anadolu’nun kadim bir kültürü 

Ulusal Hububat Konseyi (UHK) ise şu açıklamada bulundu:

Kamuoyunu meşgul edip, bilgi kirliliğine neden olan Konseyimizin tematik alanında yer alan hububatın açıkta depolanması ile ilgili bilgilendirme zarureti oluşmuştur.

Bazı Basın Yayın organlarında yer alan ve sosyal medya hesaplarından paylaşılan “TMO buğdayı toprağa gömdü” iddiası doğru değildir.

Tarihinin en büyük alımını yaparak çiftçimizin yanında olduğunu gösteren TMO, alımlarını kapalı depolarda, lisanslı depolarda, bu depoların yeterli olmaması halinde açık yığınlarda depolamaktadır.

Anadolu insanının kadim kültüründe asırlardır uyguladığı toprak altı buğday depolama yöntemi, TMO tarafından modern tekniklerle sistematize edilerek gerekli olduğunda başvurduğu bir depolama yöntemi olup, hububat ürünleri için uygun bir depolama yöntemidir.

Buğday ve arpa gibi hububat ürünleri hasat sonrası düşük nem (yüzde 8-12) içerikleri ve besin kompozisyonunun uygunluğu sebebiyle bir kayba uğramadan toprak altında depolanabilmektedir.

Kaldı ki TMO yılların tecrübesi ve bilimsel verilerin ışığında bunu daha teknik hale getirmiştir. Sıkışmış zemin üzerine yığılan hububatın üzeri saman, toprak yanında polietilen malzeme ile de örtülerek, kayıplar minimize edilmektedir. Böylece binde 5’lerle ifade edilecek kayıplar doğal kabul edilmektedir. 

Milyonlarca ton nitelikli depoya sahip TMO, zorunluluk durumunda bu yola başvurarak çiftçimizin taleplerini karşılama yoluna gitmekte mağduriyetini önlemektedir. Kaldı ki kapasitesi her geçen gün artan lisanslı depolarda 12 milyon ton ürün depolama kapasitesine ulaşılmıştır. Bu tür gerçekler ışığında konunun saptırılması ve spekülatif alana çekilmesi üzüntüyle karşılanmıştır.”

LİDAŞDER: TMO, Tüm depolama sistemlerini modern biçimde kullanıyor

LİDAŞDER Yönetim Kurulu tarafından yapılan açıklama: 

Toprak Mahsulleri Ofisi 1938 yılından beri Ülkemiz açısından stratejik önemi olan hububatta alım yoluyla çiftçilerimizi desteklerken halkın gıda güvenliğini sağlamak için gerekli stoğu da taşımaktadır.

Bu kapsamda yoğun hasat dönemlerinde üretici mağduriyeti oluşmaması için lisanlı depo veya kapalı depo olmayan yerlerde açık yığınlarda alım yapmakta hasat sonrası açık yığınlardaki ürünleri lisans depolar ile diğer kapalı depolara taşıyarak ya da öncelikli satış yoluyla tasfiye etmektedir.

Son günlerde TMO’ca açık yığınlarda stoklanan ürünlerin yarısının çürütüldüğü ve kullanılamaz olduğu konusundaki açıklamalara katılmadığımız gibi, söz konusu açıklamaların konuyla ilgili yeterli bilgiden yoksun ve toplumu yanlış yönlendirmeye yönelik olduğunu belirtmek isteriz.

TMO, stoklamada diğer depolama sistemlerine göre daha az fire ve kıymet kaybının oluştuğu, ürün kalitesinin korunduğu lisanslı depoları öncelikli olarak tercih ederek lisanslı depoculuk sisteminin gelişmesine çok önemli katkı sağlamaktadır.

Lisanslı depoculuk sistemi son 5 yılda 4.7 milyon tondan 12 milyon ton seviyelerine gelmiştir. Önümüzdeki yıllarda 20 milyon ton seviyelerine ulaşmasıyla ülkemiz tam anlamıyla modern depolama sistemine koşmuş olacaktır.

Bu sürece kadar açık yığın sistemi dahil tüm depolama sistemlerini en iyi şekilde uygulayarak Türkiye'nin her yerinde çiftçilerden alım yaparak üretimin sürdürebildiğini ve taşıdığı stokla halkın gıda güvenliğini sağlayan, lisanslı depoculuk sisteminin gelişmesinde sektöre öncülük eden Toprak Mahsulleri Ofisi Genel Müdürlüğü'ne teşekkür ederiz.


Etiketler
#tmo
Haberler Kategorisindeki Yazılar
09 Nisan 20181 dk okuma

Brezilyalı Sangati Berga’dan ABD ve Kanada pazarı için stratejik imza

Kuzey Amerika pazarındaki varlığını güçlendirmek isteyen Brezilyalı Sangati Berga bu doğrultuda öne...

07 Mayıs 20184 dk okuma

Bühler’den gıda işleme endüstrisi için yeni dijital çözümler

Tahıl ve bakliyat işleme teknolojilerinde dünyanın öncü markası Bühler, Almanya’daki Hannover Messe...