“Samsun’da öz kaynaklarımızla inşa ettiğimiz 30 bin metrekare kapalı alana sahip modern tesisimizle birlikte üretim kapasitemizi yüzde 200 büyütüyoruz. Robotik sistemlere entegre edilmiş tesisle hem kalite standardımızı hem de dünyadaki pazar payımızı artırmak istiyoruz. Önümüzdeki 5 yıl içinde makine ihracatı yaptığımız ülke sayısını 60’tan 100’e, 15 milyon dolarlık ihracat hacmimizi de 50 milyon dolara çıkarmayı hedefliyoruz.”
Seyit Ahmet Polatcan
Genel Müdür
Yaşar Makina Metal Sanayi ve Ticaret Şirketi
Karadeniz’in stratejik liman kenti Samsun’dan dört kıtaya ihracat yapan Yaşar Group, yeni fabrika yatırımıyla hedef büyüttü. Çeltik, pirinç, fındık, kuruyemiş ve hububat alanında ön temizleme, kurutma, işleme ve paketleme makineleri üretiminde küresel bir oyuncu olan şirket, Samsun’da 200 milyon liraya inşa ettiği tesisle birlikte yeni pazarlara açılacak olmanın heyecanını yaşıyor.
Samsun’un Terme ilçesindeki fabrikası ile yılda 300 Ton/Saat kapasiteli anahtar teslim tesisler kuran şirket, öz kaynakları ile inşa ettiği yeni üretim tesisi ile birlikte bunu 750 Ton/Saat’e çıkaracak. 65’i aşkın ülkeye makine tedarik eden Yaşar Group, imalat ve hizmet kalitesini yükseltecek yeni tesisiyle birlikte üretim kapasitesini yüzde 200 büyüterek ihracat yaptığı ülke sayısını 100’e çıkarmayı hedefliyor.
Yeni yatırımlarıyla ilgili olarak Değirmenci dergisine bilgi veren Yaşar Group bünyesindeki Yaşar Makina Metal Sanayi ve Ticaret Şirketi Genel Müdürü Seyit Ahmet Polatcan, pandemi sürecinde tahıl ve gıda işleme sektörünün hayatî öneminin daha iyi anlaşıldığını ifade ederken, taleplere cevap veremedikleri için üretim kapasitesini artırma kararı aldıklarını söyledi. Sektörde Alman ve Japon firmalarıyla rekabet halinde olduklarını kaydeden Polatcan, “Üretim kapasitemizi artırarak pazar payımızı artırıp küresel olarak sektörde daha fazla söz sahibi olmak istiyoruz.” diye konuştu.
Yaşar Makina Metal Sanayi ve Ticaret Şirketi Genel Müdürü Seyit Ahmet Polatcan’ın sorularımıza verdiği cevaplar şöyle:
Sayın Polatcan, öncelikle bize şirketinizi ve faaliyetlerini kısaca anlatabilir misiniz?
İnşaat, gıda, yenilebilir enerji, akaryakıt, turizm ve dış ticaret gibi 6 ayrı sektörde faaliyet gösteriyoruz. Ancak ana faaliyet kolumuz makine imalatı. 1969 yılında girişimci hizmet politikasını kendisine misyon edinerek imalat sektöründe faaliyetlerine başlayan Yaşar Makine, şu an 60.000 m2 kapalı alan ve 90.000 m2 açık alanda kurulu üretim tesislerinde çeltik ve pirinç işleme makinaları, fındık işleme makinaları, araç üstü ekipmanları, tahıl taşıma, tahıl kurutma makinaları, parboil, boiler sistemleri ve renk ayırıcı makinaları imalatı alanında faaliyet gösteriyor. Tasarım, imalat, inşaat ve montaj aşamalarıyla birlikte müşterilerimize anahtar teslim çözümler sunuyoruz.
Üretimini gerçekleştirdiğimiz makinelerdeki sağlam gövde yapısı, seri çalışma ve pek çok farklı teknik özelliği ile ileri teknolojiye sahip makine çeşitliliği, bizi, sektörün öncü kurumlarından biri haline getirdi. Teknolojiyi takip ederek yeni nesil makinaları üretip dünya pazarına sunuyoruz. Üretimimizin yüzde 70’ini yurtdışına ihraç ediyoruz. Kurulduğu yıllardan itibaren sürekli kendini yenileyen şirketimiz bugün başta Asya, Avrupa, Latin Amerika, Ortadoğu ve Afrika bölgelerinde olmak üzere 65'ten fazla ülkeye makine gönderiyor.
Samsun’da büyük bir yatırıma imza attınız. Sizi böyle devasa bir yatırım kararını almaya iten sebep ne oldu?
Samsun’un Terme ilçesinde kurulu fabrikamızda taleplere cevap vermekte zorlandığımızı fark ettik. Biz de yeni olasılıkları ve fırsatları görüp büyümeye odaklanan bir şirket olarak alan kapasitemizi yüzde 100, üretim kapasitemizi de yüzde 200 büyütmeye karar verdik.
Bize yeni tesis hakkında bize bilgi verir misiniz?
Öz kaynaklarımızla inşa ettiğimiz 30 bin metrekare kapalı alana sahip tesiste, robotik sistemlere entegre edilmiş otomatik tezgahlar kullanacağız ve bant usulü sistemlerle üretim hattımızı daha hızlı hale getireceğiz. Adım adım büyümeyi tercih ettiğimiz için Terme’deki mevcut tesisi tam olarak dizayn edememiştik. Yeni tesis ise üretim hattı tamamıyla ihracata dayalı ve otomasyon sistemiyle kuruluyor. Böylelikle var olan istihdamla daha fazla üretim yapabileceğiz. Yani 300 kişi ile ayda 500 makine yaparken, aynı istihdam kapasitesiyle bu sayıyı ayda 1000 makine imal eder hale getireceğiz. Böylece dünya üzerindeki pazar payımızı ve eş zamanlı olarak kalite standardımızı da artırmak istiyoruz. Sektöründe Alman ve Japon firmalarıyla rekabet halinde olan firmamız, üretim kalitesiyle rakiplerinin önüne geçmiş bulunuyor. Üretim kapasitesini de artırarak küresel olarak sektörde daha fazla söz sahibi olmak istiyoruz.
Bu modern tesisle birlikte sektörde kendinize nasıl hedefler koydunuz?
İlk 5 yılda ihracat yaptığımız ülke sayısını 65’ten 100’e çıkarmak gibi bir hedefimiz var. Yılda ortalama 15 milyon dolar ihracat yapıyoruz. Önümüzdeki 5 yıl içinde ise bu rakamı 50 milyon dolara çıkarmayı hedefliyoruz.
Yaşar Makina, Ar-Ge çalışmalarına önem veren, bu alanda yatırımlar yapan bir şirket. Bize Ar-Ge konusundaki vizyonunuz ve çalışmalarınız hakkında bilgi verir misiniz?
Bütçemizin önemli bir kısmını Ar-Ge çalışmalarına ayırıyoruz. Ürettiğimiz makinelerin pazara çıkmadan önce ömür testleri ve kalite kontrolleri yapılıyor. İşlenecek ürün kalitesi test edilerek, standart prosesler veya ürüne dayalı özel prosesler oluşturulup nihai ürünün en verimli bir şekilde işlenebilmesini sağlanıyor. Ürünlerimizi bir yıl boyunca kendi fabrikamızda gerçekleştirdiğimiz testlerden sonra hata riskini minimize ederek pazara sunuyoruz. Bu kapsamda makinelerin performans, kapasite, verimlilik ve dayanıklılık testlerini gerçek ürün akışı sürecinde işlemek için Edirne’nin İpsala ilçesinde pirinç fabrikasını kurduk.
Son zamanlarda gurur duyduğunuz başarılı projelerinizi anlatır mısınız?
En son Balıkesir Gönen’de 20 ton/saat kapasiteli anahtar teslim çeltik ve pirinç işleme fabrikasını teslim ettik. Devreye aldığımız diğer fabrikalarda olduğu gibi bu tesisle ilgili olarak da müşterimizin duyduğu memnuniyet, bizlere haklı bir gurur yaşatıyor
Sizi piyasadaki rakiplerinizden farklılaştıran özellikler neler?
Türkiye içinde sektörde üretici olarak bir rakibimiz yok. Bu sektörde faaliyet gösteren firmalardan biri, Çin’den getirdiği ürüne ‘Made in Turkey’ yazıp satıyor. Bir diğeri de yine aynı şekilde yurt dışından ürün alıp Türkiye’ye pazarlayan bir firma. Dolayısıyla rakibimiz yok.
Özbekistan Cumhurbaşkanı Shavkat Mirziyoyev, Yaşar Makina’nın ülkesinde kurduğu son teknoloji pirinç fabrikasını ziyaret etti.
Hangi ülkeleri/bölgeleri şirketiniz için potansiyel yeni bir pazar olarak görüyorsunuz?
Nüfusla birlikte gıdaya olan hızlı talep artışı ve orta sınıfın yükselişi göz önüne alındığı Güneydoğu Asya ve Güney Asya bölgelerini potansiyel pazarlar olarak görüyoruz. Bu kapsamda Endonezya, Pakistan, Bangladeş ve Sri Lanka gibi ülkeleri sıralayabilirim.
COVID-19 salgını sektörünüzü nasıl etkiledi? Sektörde nasıl bir değişim trendi gözlemliyorsunuz?
Salgın; tarımsal üretimin, tahıl endüstrisinin, gıda işleme sanayinin kritik önemini ortaya koydu. Tahıl işleme makinelerine, üretimini yaptığımız çeltik ve pirinç işleme makinelerine talep arttı. Pandemi sürecinde ithalata bağımlı ülkelerin, gıda güvencelerini garanti altına almak için tahıl stoklamaya başladıklarını, gıda tedarikçilerini çeşitlendirmeye çalıştıklarını gördük. Sektörümüz daha da önem kazanmaya ve genişlemeye devem ederken, gıda güvenliği, sürdürülebilirlik ve dijitalleşme sektörün odaklandığı konular olarak öne çıkıyor.