BLOG

Mısır’da buğday piyasası ve değirmencilik sektörü

15 Ekim 20217 dk okuma

Dünyanın en büyük buğday ithalatçısı konumunda olan Mısır’ın bu yıl 13 milyon ton buğday satın alması bekleniyor. Buğday stoklarını yükseltmeye yönelik büyük alımlar yapan Mısır hükümeti, stratejik depolama kapasitesini de artırmayı hedefliyor. Ulusal Tahıl Silosu Projesi kapsamında ülkeye 1,5 milyon tonluk ek kapasite kazandıracak yeni silolar inşa edilecek. 

Khalid Al-Hazaa
Genel Müdür
Al-Hazaa Group


Değirmencilik, dünyanın en büyük buğday ithalatçısı olması ve aynı zamanda büyük bir buğday üreticisi olması nedeniyle Mısır’da çok önemli bir sektör. Buğday, Mısır pazarında un, ekmek ve makarna gibi temel gıdaları üreterek 100 milyondan fazla Mısırlının ihtiyacını karşılamak için başta un değirmenleri ve makarna fabrikalarında yaygın olarak kullanılmaktadır. Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) tarafından paylaşılan istatistiklere göre Mısır, buğdaydan elde edilen protein arzına en bağımlı ülke konumunda ve bu rakam kişi başına günlük 35 grama ulaşmaktadır.

Sonuç olarak Mısır’da buğday tüketimi çok büyük boyutlardadır ve her yıl daha da artmaktadır. Geçen yıl 20,8 milyon ton olan buğday tüketiminin bu yıl 21,1 milyon tona yükseleceği tahmin ediliyor. Mısır, büyük bir buğday üreticisi olarak bu yıl yerli buğday üretiminde de hafif bir artışa tanık oldu. Ancak üretim rakamları hâlâ çok tatmin edici değil. Mısır Tedarik Bakanlığı’na göre yerli buğday üretimi geçen yılki 8,9 milyon tona kıyasla bu yıl 9 milyon tona ulaştı ve  hükümet, çiftçilerden yerel buğday satın almak için 17 milyar sterlin ayırdı. Bakanlığa göre Mısır, önümüzdeki 6 ay boyunca kendi kendine yetecek buğdaya sahip. Bu etkileyici sonuçlar, Mısır pazarını yakından tanıyan ve hükümetin yerel üretimi artırmak için bu alanda yaptığı büyük çalışmaları gören ve tanık olan değirmenciler olarak bizler için sürpriz olmadı. 


Buğday ürünlerine büyük ölçüde bağımlı olan Mısır büyüklüğünde bir ülkenin yerel üretimin yeterli olmayacağı aşikar, ki bu da buğday ithalatına çok büyük yatırımlar yapılmasına neden oluyor. 2021 yılı için Mısır’ın buğday ithalatının 13 milyon tona ulaşması bekleniyor. Geçen yıl ise bu rakam 12,5 milyon tondu. Rusya, Mısır’ın ana buğday tedarikçisi konumunda.

Mısır’da ithal edilen buğday, doğrudan özel sektör tarafından yapılan ithalatların yanı sıra, İç Ticaret ve Tedarik Bakanlığı’na bağlı Emtia Tedariki Genel Müdürlüğü (GASC) tarafından açılan ihalelerle satın alınıyor. Buğday başta Rusya, Romanya ve Ukrayna olmak üzere farklı yerlerden ithal ediliyor. Bu yıl GASC için büyük bir başarı, buğdayın yönetimini, taşınmasını ve ticaretini kontrol eden entegre bir bilgi sisteminin uygulanması nedeniyle Mısır’ın buğday ithalat faturasında %13’lük düşüş elde edilmesi oldu.

Mısır hükümeti, tarım arazilerini geri kazanıp yerli üretimi artırarak buğday üretimi ile ithalatı arasındaki farkı azaltmaya çalışırken, buğday ekimi için önümüzdeki 3 yıl içinde ek olarak 4 milyon hektar ayırmayı planlıyor. 

Hükümet ayrıca Ulusal Tahıl Silosu Projesi ile stratejik depolama kapasitesini artırıyor. Proje, Mısır’daki 17 vilayette 1,5 milyon ton depolama kapasitesine sahip yeni silolar inşa etmeyi hedefliyor. Böylece Mısır’daki siloların toplam depolama kapasitesi yaklaşık 3,6 milyon tona ulaşacak.

MISIR DEĞİRMENCİLİK ENDÜSTRİSİ

Mısır’da buğday, un değirmenleri ve makarna fabrikaları arasında dağıtılır. Buğdayın çoğunluğu un değirmenlerine gider ve sübvansiyonlu Baladi ekmeği yapımı için başta olmak üzere farklı türde unlar üretmek için kullanılır. Mısır’da 410’dan fazla un değirmeni bulunuyor. Ülkenin önemli değirmencilik şirketlerinden Al-Hazaa Group’un ülkede üç un değirmeni var. Grubun Mısır’daki mevcut üretim kapasitesi günde 1.780 ton. 


Al-Hazaa Group, tahıl değirmenciliği sektörünün ve gıda endüstrisinin Mısır pazarında sahip olduğu önemli rolün farkında. Pandemi sonrasında dikkatimizi her zaman yeterli hammaddeye sahip olmanın önemine verdik ve bu nedenle değirmenlerimizde stratejik buğday depolanmasına daha fazla odaklandık. Bu nedenle değirmenlerimizde yeterli miktarda buğday bulunmasını sağlamak için çeşitli prosedürler uyguluyoruz. Mısır ve Orta Doğu’da stratejik depolama kapasitemizi artırdık ve özellikle un değirmenciliği alanında değil, aynı zamanda tahıl ticaretinde de çalışan grubun tahıl depolaması için yeni silolar inşa ettik. Ayrıca Orta Doğu’da öğütme kapasitemizi artırıyoruz ve üretim maliyetlerini azaltmak için yenilenebilir enerjiye yatırım yapıyoruz. Grubun Ürdün’de ülkedeki tüm tesislerine yenilenebilir temiz enerji sağlayan bir güneş enerjisi santrali bulunuyor. 

Ortadoğu’da dört ülkede un değirmenleri bulunan Al-Hazaa Group, Birleşik Arap Emirlikleri’ndeki (BAE) Ocean Mills un fabrikasını da bünyesine kattı. Umman Denizi kıyısındaki bulunan fabrika, grubun, Irak ve Yemen gibi büyük miktarlarda un tüketen bölge ülkelerine ihracat fırsatını artırdı. Al-Hazaa, son olarak Mısır’ın köklü değirmenlerinden Egyptian Millers’ı da bünyesine katarak Mısır değirmencilik endüstrisindeki en büyük oyunculardan biri haline geldi. Mısır değirmencilik endüstrisindeki güçlü konumu, grubun ürünlerini Afrika ve Asya’daki komşu ülkelere ihraç etmesini sağlıyor. Değirmencilik alanında 80 yılı aşkın bir geçmişe sahip olan grup, Ortadoğu’da 4 ülkede toplam günlük 4.000 tonun üzerinde un üretim kapasitesine sahip.

Mısır mutfağında ekmeğin yeri çok önemlidir. Mısırlılar ekmek için “hayat” anlamına gelen “Aish” kelimesini kullanıyor. Ülkede sayıları 30 bini aşkın fırında günde 270 milyon adet ekmek üretiliyor. Hükümet ekmek sübvansiyonu için büyük çaba sarf ediyor. Ekmek sübvansiyonun hükümete yıllık maliyeti 45 milyar Mısır sterlinini buluyor. 70 milyonu aşkın Mısırlıya, günlük beş somun ekmek alma imkanı sağlayan akıllı kartlar dağıtıldı. 

Tüm bu prosedürler, Baladi ekmeği fiyatlarının değişmeden kalmasını sağlamak için uygulanıyor. Gerçekten de Mısır’da ekmek fiyatları son 30 yıldır değişmeden kaldı ve bu da bu ekmeğin fiyatını dünyadaki en ucuz ekmek fiyatı yapıyor. Sübvansiyonlu ekmek somun başına 5 Mısır kuruşundan (0,0032 $) satılıyor. Ancak, mevcut programın yüksek maliyeti nedeniyle hükümetin ekmek sübvansiyonu için izlediği prosedürü değiştirmesi bekleniyor. Mısır Tahıl Endüstrisi’ne göre Baladi ekmeği için kullanılan sübvansiyonlu un miktarı yılda 8-9 milyon tonu buluyor. 

COVID-19’UN MISIR TAHIL PİYASASI ÜZERİNE ETKİSİ

Dünya genelinde tahıl fiyatları oldukça yüksek. Covid-19’un tahıl piyasası üzerindeki etkisi büyük oldu. Şimdi fiyatlar geçen yılın aynı dönemine göre normalden daha yüksek. Pandemi, kısıtlamalar ve nakliye sınırlamaları nedeniyle güçlü fiyat dalgalanmalarına ve artışlara neden oldu. Dolayısıyla bizce Mısır’da sübvansiyonun azaltılmasına yönelik bir adım, buğday fiyatlarındaki artış nedeniyle anlaşılabilir bir durum. 

Ayrıca, ekmek sübvansiyonunun azaltılması, özel sektör unu kullanılarak üretilen sübvansiyonsuz ekmeğe olan talebin artmasına neden olacak ve bu da Mısır’daki özel un değirmenleri ve Mısır değirmencilik endüstrisindeki yatırımlar için yeni fırsatlar yaratacaktır. Bu durum Mısır’ı bu alandaki en umut verici pazarlardan biri haline getiriyor.


2021’in başından temmuz sonuna kadar Mısır’ın hem kamu hem de özel sektörü yaklaşık 5 milyon ton buğday ithal etti. İthal edilen buğday, başta Rusya (%58,38) olmak üzere farklı kaynaklardan alındı. Rusya’yı Ukrayna, Romanya, Avustralya ve Fransa takip etti. Mısır’daki Al-Hazaa Group değirmenleri de buğdayını ABD, Kanada, Avustralya ve Rusya’dan ithal ediyor. Grubun Cargill ve LDC gibi önemli buğday tedarikçileri ile güçlü ilişkileri bulunuyor.

Yukarıdaki rakamların gösterdiği üzere, Mısır’daki değirmencilik endüstrisi muazzam bir büyüklüğe sahip ve yıldan yıla da hızla büyüyor. Piyasadaki büyük rekabete rağmen Mısır, konumu ve hızlı nüfus artışı gibi birçok nedenden dolayı tüketim ve büyüme açısından Ortadoğu’nun gelecek vaat eden pazarlarından biri konumunda. Ülkede buğday unu talebi çok yüksek. Bu nedenle, Al-Hazaa Investment Group, Al-Taj Un Değirmeni’nin kapasitesini artırarak ve Egyptian Millers Flour Mill’i satın alarak Mısır pazarına yatırım yaptı. Al-Taj ilk olarak 2005 yılında 640 ton/gün üretim kapasitesi ile kuruldu. Daha sonra grup, 2016 yılında bu tesisi genişletmeye karar verdi ve 6 Ekim Şehri’nde aynı sanayi bölgesinde tamamen yeni bir değirmen kurarak üretim kapasitesini 1280 ton/gün’e çıkardı. Yeni değirmen aynı adı taşıyor ve Al-Taj-2 olarak adlandırılıyor. Bugün Al-Taj değirmenleri, un üretim alanında Mısır’da pazar payının %2,5’ini elinde tutuyor. 


Değirmen tesislerimiz için Bühler Group ile stratejik bir ortaklığımız var. Al-Hazaa’nın sahip olduğu tüm un değirmenleri en yeni Bühler makineleriyle donatılmış durumda. Değirmenlerimiz tahıl kabulünden nihai ürünün üretilmesine kadar tam otomasyon sistemine sahiptir. Personelimizin eğitimine yatırım yapıyoruz. Bühler aracılığıyla çalışanlarımızı eğitiyoruz ve en son değirmencilik trendlerini takip etmelerini sağlıyoruz. Al-Hazaa çalışanları Bühler’in İsviçre’deki eğitim merkezinde ve İsviçre Değirmencilik Okulu’nda eğitiliyor. Ayrıca Kenya’daki Afrika Değirmencilik Okulu’na kuruluşundan bu yana her yıl kursiyerler gönderiyoruz. 

Bühler ile uzun süredir çalışıyoruz ve bu ortaklıktan gerçekten memnunuz. Al-Hazaa Group aynı zamanda Bühler’in Irak pazarındaki temsilcisi konumunda. Yüksek sürdürülebilirlik ve verimliliği korurken tahılın güvenliğini ve kalitesini sağlayan yenilikçi öğütme çözümleri sunan Bühler ile çalışmak, değirmencilik alanında daha da fazla deneyim kazanmamızı sağladı. Lider bir grup olarak Al-Hazaa, sadece makineler için değil, aynı zamanda siloları, laboratuvarları ve kalite kontrol ekipmanları vb. için de değirmencilik alanındaki en yüksek uluslararası standartları karşılayan modern değirmenler inşa etmeyi garanti ediyor. 


Ülke Profili Kategorisindeki Yazılar
16 Eylül 20226 dk okuma

Bangladeş Tahıl Piyasası