BLOG

GUSAD Başkanı Özmen: Türkiye ve Ukrayna un üretiminde ortak hareket edebilir

08 Ekim 20183 dk okuma

Dünya buğday ve un ticaretinin geleceği tartışıldığı Odessa’daki Hububat İşleyicileri Forumu’nda konuşan GUSAD Başkanı Erhan Özmen, Ukraynalı un sanayicilerine, “Hemen yanı başınızda fazla kapasitesi olan ciddi yatırımlara sahip bir ülke var. Bu kapasiteyi hep birlikte değerlendirebiliriz. Ukrayna’nın buğdayını Türkiye’de son ürüne çevirebiliriz.” çağrısı yaptı.

Ukrayna’nın dünya pazarlarına tahıl sevkiyatı yaptığı önemli liman şehri Odessa 27- 30 Eylül tarihleri arasında hububat ve un sektörüne yönelik önemli bir konferansa ev sahipliği yaptı. Güneydoğu Un Sanayicileri Derneği (GUSAD), Anadolu Un Sanayicileri Derneği (AUSD) ile Ukrayna merkezli tarımsal danışmanlık kuruluşu APK–Inform ve Ukrayna Değirmenciler Birliği tarafından ortaklaşa düzenlenen Hububat İşleyicileri Forumu’nda, küresel tahıl politikaları masaya yatırıldı. Dünya buğday ve un ticaretinin geleceği tartışıldı.

Foruma 8 ülkeden toplam 325 kişi katılırken en büyük katılım Türkiye’den oldu. Foruma Türkiye’den 125 sanayici katıldı. Türk heyetinde Tarım ve Orman Bakanlığı ile Toprak Mahsülleri Ofisi’nden (TMO) de yetkililer yer aldı.

Türkiye ve Ukrayna arasında tahıl endüstrisine dair yatırım ve işbirliği fırsatlarının da ele alındığı konferansın açılış konuşmasını GUSAD Başkanı Erhan Özmen yaparken, Beşler Grup Yönetim Kurulu Başkanı Mesut Çakmak da, ‘Ortadoğu Un İhracatı’ konulu bir konuşma gerçekleştirdi. Forumun dünya un ticaretinin yarısını gerçekleştiren ülkeleri bir araya getirmesi açısından çok önemli olduğunu belirten Özmen, dünyada buğdaydan düz un üretip ihraç etmenin normal olduğunu, ancak yeni trendin unun zenginleştirilmesi olduğunu vurguladı. GUSAD Başkanı, “Bizim Türkiye olarak 3.5 milyon tonluk un ihracatında kilogram değerini yükseltmemiz gerekiyor. Yani ürünümüzü zenginleştirerek katma değerini artırmalıyız. Vitamin, mineral, folikasit ve demir gibi zenginleştirilmiş un üretmemiz gerekiyor.” tavsiyesinde bulundu. Türk sanayicisinin bu çerçevede mercimek ve nohut gibi yüksek proteinli ürünlerle zenginleştirme çalışmalarını yaptığını aktaran Özmen, “Bu konuda dünyada yeni trendi biz geliştirebiliriz. Şu anda un ticaretinde lideriz, ancak bunları yaparsak liderliğimizi daha da perçinleriz.” değerlendirmesini yaptı.

Özmen, Türk un sanayisinin geleceğine dair projeksiyonlar da sundu. Türkiye’de iki yıl önce un sanayiinde yıllık kapasitenin 40 milyon tona ulaştığını, 715 fabrikada üretim gerçekleştirildiğini anlattı. “Doğru bir fizibilite yapmadan yanlış yatırımlar yaptığımızı gördük. Ve konsolidasyon başladı. 240’a yakın fabrika kapandı. Bugün toplam 475 fabrika 32 milyon kapasiteye sahip. Konsolidasyonlara rağmen bugün hala 14 milyon tonluk bir kapasite fazlamız var. Bu da konsolidasyonun devam edeceği anlamına geliyor.” diyen Özmen fabrika sayısının ilerleyen süreçte 300’ün altına düşeceği öngörüsünde bulundu. GUSAD Başkanı, Ukraynalı un sanayicilerine bu noktada önemli tavsiyelerde bulundu. Ukraynalı meslektaşlarına yatırım yaparken dikkatli olmaları uyarısında bulunarak, “Hemen yanı başınızda fazla kapasitesi olan ciddi yatırımlara sahip bir ülke var. Bu kapasiteyi hep birlikte değerlendirebiliriz. Ukrayna’nın buğdayını Türkiye’de son ürüne çevirebiliriz.” çağrısı yaptı.

Erhan Özmen, ağustos ayında gündeme gelen Rusya’nın yurtdışına tahıl satışına sınırlandırma getireceği yönündeki haberlerle ilgili de konuştu. Özmen, “Rusya buğday ihracatını durdurmaz, ancak azaltabilir. Un üreticisi için sorun olmaz. Kısılacak miktarı Ukrayna gibi ülkelerden karşılayabiliriz. Ayrıca Ukrayna buğday üretimini Türkiye ile işbirliği yaparak artırabilir.” dedi.

UKRAYNA’DAN TÜRKİYE’YE ORTAKLIK ÇAĞRISI Üç gün süren Odessa’daki kritik forumda konuşma yapan Ukrayna Tarım Bakan Yardımcısı Olena Kovalova, ülkenin tarım potansiyeline dikkat çekti. Ukrayna ihracatının yüzde 42’sinin başta tahıl olmak üzere tarım ürünlerinden oluştuğunu aktaran Kovalova, “Özellikle buğday konusunda ciddi bir üretimimiz var. Bu katlanarak artabilir. Biz bunun yanı sıra buğdayı işlemek de istiyoruz. Türkiye’nin bu yönde ciddi tecrübeleri var. Hem hammadde üretimi hem de ürün üretimi konusunda ciddi ortaklıklar geliştirebiliriz.” dedi.

Forumun organizatörlerinden Ukrayna Değirmenciler Birliği’nin Başkanı Rodion Rybchinsky de konuşmasında, Türkiye’nin buğday ve un sektöründeki tecrübesine değindi. Un ihracatında Türkiye’nin dünya lideri olduğunu hatırlatan Rybchinsky, “Ukrayna olarak Türkiye gibi önemli bir oyuncu değiliz. Ama Türkiye’yi kendimize örnek alıyoruz. Türkiye’den bu konuda çok şey öğrenebiliriz. Buğday ve un üretimi konusunda Ukrayna büyük fırsatlar var. Bunları birlikte değerlendirebiliriz” çağrısında bulundu.

UN PİYASASININ YILLIK DEĞERİ 200 MİLYAR DOLAR Konferansta en dikkat çekici sunumlardan birini de BM Gıda ve Tarım Örgütü’ne (FAO) bağlı Yatırım Merkezi ekonomistlerinden Dmitry Prikhodko yaptı. Prikhodko, global un piyasasının yıllık büyüklüğünün yaklaşık olarak 200 milyar dolar olduğunu, bu rakamın 2022 yılı itibariyle 250-270 milyar dolara yükseleceğini tahmin ettiklerini söyledi. FAO rakamlarına göre, 2017 yılında küresel un ticareti hacminin de 15.5 milyon ton olduğunu kaydetti. Prikhodko bunun, 2000 yılı rakamlarına göre yüzde 74’lük bir artış anlamına geldiğini ifade etti. FAO ekonomisti, AB ülkelerinin yüzde 24’lük oranla un ticaretinde ilk sırada yer aldığını, bunu yüzde 20 ile Ortadoğu ve yüzde 16 ile Afrika’nın izlediğini dile getirdi. Afrika’daki un ithalatının yarıdan fazlasını üç ülkenin; Angola, Sudan ve Somali’nin gerçekleştirdiğini, bu ülkelerin ana tedarikçisinin de Türkiye olduğunu aktardı.

Haberler Kategorisindeki Yazılar