Kuru fasulye, bezelye, nohut ve mercimek gibi gıdaların başta geldiği baklagiller grubu iyi birer protein, lif ve vitamin kaynağıdır. Bunun yanı sıra baklagilleri özellikle gelişmekte olan ülkelerde çiftçiler için ciddi bir geçim kaynağı olarak tanımlamak oldukça önemlidir. Bu sebeple Birleşmiş Milletler Tarım ve Gıda Örgütü (FAO), 2016 yılını Uluslararası Bakliyat Yılı ilan etti. Türkiye’nin de öncülüğünü yaptığı “2016 Uluslararası Bakliyat Yılı” kapsamında, yatırımların arttırılarak bakliyat üretiminde verim ve kalitenin yükseltilmesi bekleniyor.
Kanser, diyabet ve kalp hastalıkları gibi ciddi rahatsızlıkları önlemede önemli rol oynayan baklagiller dengeli ve sağlıklı bir diyetin de vazgeçilmez parçasıdır. Buğday, yulaf ve arpa gibi tahılların nerdeyse iki katı kadar protein içeren baklagillerin tüketimi ise ülkeden ülkeye ve kültürden kültüre değişmektedir. Ne yazık ki gelişmekte olan birçok ülkede bakliyat üretiminde verimin düştüğü gözlenmektedir. 2016 Uluslararası Bakliyat Yılı da etkinlikler, kampanyalar ve sosyal medya araçlarıyla bakliyatın küresel çapta önemini vurgulamayı ve bakliyata ilişkin farkındalığı artırmayı hedefliyor. Çünkü gerek tüketiciler gerekse gıda endüstrisi üyeleri ve hükümetler, bakliyatın dünyamızın karşı karşıya kaldığı birçok soruna sağlayacağı katkılardan habersiz durumda. Bu açıdan Uluslararası Bakliyat Yılı’nın ve beraberinde gelişecek üretime dair yatırımların, bakliyat işleme sektörü için de oldukça büyük bir fırsat olduğunu unutmamak gerekiyor.