
Arkadiy GUREVICH
Rus Un Değirmenleri ve Tahıl İşletmeleri Birliği Başkanı
“Rusya’da un ihracatının gelişimi için bütün koşullar oluşturuldu. İşletmelerin gerekli üretim rezerv kapasiteleri var. Ancak Rusya’da, Türkiye’nin aksine un ihracatı devlet tarafından desteklenmiyor. Devlet, genellikle un sanayicisini zarara uğratarak tahıl ihracatına destek vermektedir. Bu yüzden önemli olan bu doğrultuda yatırım yapmak değil, Rusya’nın un ihracatına devlet desteği sağlayıp bu desteği uzun zamandır kullanan diğer ülke ihracatçıları ile rekabet etmesine fırsat vermektir. Rusya’nın un ihracatını birkaç kat artırıp bu ürünün en büyük ihracatçılarından biri olabileceğini düşünüyoruz.”
Rusya, 2017/18 sezonunda, bir önceki döneme göre yüzde 47 artışla 52,4 milyon ton tahıl ihraç ederek rekor kırdı. Bu miktarın 40,5 milyon tonunu buğday oluşturdu. Bu sezonki buğday ihracatının da 38-39 milyon ton civarında olması bekleniyor. Son üç yılda buğday ihracatını üçe katlayarak bu pazardaki küresel payını % 20’ye çıkaran Rusya, un ihracatını da artırmak istiyor.
Ülkede irili-ufaklı 7000 bin değirmen var. Ancak bunların 300’ünde endüstriyel üretim yapılıyor. Ülkenin yıllık buğday unu üretimi 13.5 milyon ton. Rusya’nın dünya un ihracatındaki payı % 1-2’yi geçmiyor. Ancak Rus Un Değirmenleri ve Tahıl İşletmeleri Birliği Başkanı Arkadiy Gurevich, bu oranın artırılabileceğini düşünüyor. Bunun için de Moskova yönetiminin destek vermesi gerektiğini söylüyor.
Değirmenci Dergisi’ne Rusya değirmencilik sektörünü değerlendiren Gurevich, Türkiye’nin aksine ülkesinde un ihracatının devlet tarafından desteklenmediğine işaret ediyor. Devletin, un sanayicisinin aleyhine olacak şekilde buğday üreticisine destek verdiğini aktarıyor. Rusya’nın un ihracatını artırmak için gerekli hammadde ve üretim kapasitesine sahip olduğunu kaydeden Rus Un Değirmenleri ve Tahıl İşletmeleri Birliği Başkanı, un ihracatına devlet desteği sağlanması gerektiğini, bu sağlanırsa Rus un sanayicisinin diğer ülke ihracatçıları ile rekabet etme fırsatı yakalayacağını belirtiyor.
İşte Arkadiy Gurevich’in Değirmenci Dergisi’ne verdiği röportaj:
Sayın Gurevich, bize Rus Un Değirmenleri ve Tahıl Üreticileri Birliği hakkında bilgi verir misiniz? Birliğinizin misyonu ve faaliyetlerinden bahsedebilir misiniz? Rus Un Değirmenleri ve Tahıl Üreticileri Birliği, tarım sektöründe faaliyet gösteren un ve tahıl üreticileri, üretim ve laboratuvar ekipmanları üreticileri, bilim ve eğitim kurumları ile bu konuda yayın yapan medya kuruluşlarının dahil olduğu bir birliktir. Un Değirmencileri Derneği’nin tarihi, Rus değirmencilerin ilk kongresinin düzenlendiği, ülkenin ilk profesyonel üreticiler birliğinin oluştuğu 1888 yılına kadar uzanıyor.
Bugünlerde Un Değirmencileri Derneği, değirmencilik topluluğu çıkarlarının temsilcisi olup devlet kurumlarında çıkarlarını koruyor, işletmeler arasında ilişkileri sağlıyor, bilgi ve analitik materyalleri aracılığı ile destek veriyor. Dernek üyeleri arasında Avrupa Birliği ve Avrasya Ekonomik Birliği ülkelerinin yanında Çin ve Türkiye’ye ait pek çok yabancı şirket de bulunmaktadır.
Bize Rusya un sanayisi ile ilgili de bilgi verir misiniz? Rus Un Değirmenleri ve Tahıl Üreticileri Birliği’nin değerlendirmelerine göre ülkede yaklaşık 7000 değirmencilik işletmesi bulunmaktadır. Ancak ülkede toplam üretilen unun %60’ı endüstriyel un değirmenciliğine aittir. Ülkede endüstriyel olarak üretim yapan tesis sayısı ise 300’e yakındır. Bunlar kapsamlı, yüksek verimli, teknolijik açıdan gelişmiş sanayi kuruluşlarıdır. İstatistiklere göre göre Rusya’da yılda 13,5 milyon ton buğday unu, 1,5 milyon ton da çavdar unu üretiliyor.
Rusya tahıl üretimi konusunda dünyanın önde gelen ülkelerinden. Yani hammadde sorununun olmadığını biliyoruz. Peki Rus un değirmencileri ne gibi sorunlarla karşılaşıyor? Rus un değirmenciliğin temel sorunu, üretim kapasite fazlalığının olmasıdır. Son yıllarda artan yüksek rekabet nedeniyle Rusya’da önemli sayıda değirmencilik şirketi kapandı. Rusya son üç yılda buğday ihracatını üçe katladı. Avrupa Birliği ve ABD’yi geride bırakarak artık dünya buğday ihracat lideri. Rusya bunu nasıl başardı? Geleneksel olarak zaten Rusya dünyanın önde gelen tahıl ihracatçılarından biridir. Ancak un ihracatı, tahıl ihracatına göre daha az gelişmiştir. Dünya buğday ihracatında Rusya’nın payı %20 iken un ihracat payı % 1-2’yi geçmemektedir.
Rusya artan üretim ile birlikte buğday ihracatını da artırmaya ve yeni pazarlar bulmaya çalışıyor. Sizce Rusya, tahıl ihracatı daha da artırılabilir mi? Rusya’nın un, tahıl, yem gibi işlenme seviyesi yüksek olan ürünlerde, ihracatının gelişmesi gerektiğini düşünüyoruz.
Rusya’da tahıl tedarik zinciri, önemli bir şekilde modernize ediliyor. Örneğin son yıllarda, özel ve kamu şirketleri hububat terminallerini yeniliyor. Rus değirmencilik sektöründe de aynı modernleşme trendi var mı? Bu doğrultuda yatırım planları ve projeleri hakkında bilgi verebilir misiniz? Rusya’da un ihracatının gelişimi için bütün koşullar oluşturuldu. İşletmelerin gerekli üretim rezerv kapasiteleri var. Un ihracat pazarı, tahıl pazarı kadar büyük olmadığı için ve yükleme-boşaltma işlemlerine özel terminaller gerekmediği için liman kapasiteleri oldukça yeterli. Rusya’da üretilen ürün kalitesi yüksektir. Rusya’da un kalite kriterleri, AB ülkelerin de dahil olmak üzere yabancı ülkelerin kriterlerine göre daha yüksek olduğu için ilgili düzenlemelerin uyumlaştırılması gerekmiyor.
Her şeyden önce temel sorunlar şunlardır: 1- Lojistik (Türkiye, Kazakistan gibi önemli un ihracatçıları, tüketicilere daha yakın bulunuyorlar); 2-İthalat yapan ülkelerin kendi değirmencilik sektörünü geliştirmesi; 3-Un ihracatçıları ve ithalatçıları arasında sağlam ilişki oluşması.
Ve Rusya’da, Türkiye’nin aksine un ihracatı devlet tarafından desteklenmiyor. Devlet, genellikle un sanayicisini zarara uğratarak tahıl ihracatına destek vermektedir. (Örneğin şu anda Rusya’nın en büyük un ithalatçılarından biri olan Moğolistan’a, Rus tahılı ihraç ediliyor). Bu yüzden önemli olan bu doğrultuda yatırım yapmak değil de Rusya’nın un ihracatına devlet desteği sağlayıp bu desteği uzun zamandır kullanan diğer ülke ihracatçıları ile rekabet etmesine fırsat vermektir.
Sayın Gurevich, bize Rusya’da un tüketim kültürü ve gelenekleri hakkında da bilgi verebilir misiniz? Son yıllarda un tüketim alışkanlıklarında herhangi bir değişiklik oldu mu? Rusya’da unlu mamüller, halkın ana besin ürünü olup zengin kültüre, tarihi geleneklere ve ekonomik temellere sahiptir. Rusya’da, ekmek en önemli besindir. Ayrıca geleneksel olarak özellikle köylerde insanlar ev yapımı ekmeği yaparlar. Öncelikle bunu beslenme ihtiyaçlarını karşılamak için değil de misafirperverliği, ev hanımın yeteneğini ve evdeki bolluğu göstermek için yaparlar. Tabi ki bugünlerde bu tarz gelenekler eski önemini kaybediyor.
Ülkede un ürünlerinin üretimi daha çok endüstriyel fırınlar tarafından yapılmaktadır. Ancak gelenekler yıllar gittikçe azalmış olan tüketim oranını hala yüksek seviyede tutmayı başarıyor. Unlu mamüllerin tüketimi azalmasıyla birlikte tatlı ürünlerinin tüketimi ise artıyor. Bu nedenle un üretimi biraz azalsa da önümüzdeki yıllarda hatta on yıllarda sektörde büyük değişiklikler beklenmiyor.
Buğday ile karşılaştırıldığında un katma değeri yüksek bir ürün. Rusya, buğday açısından, yani hammadde bakımından zengin bir ülke. Rusya’nın bir gün büyük bir un ihracatçısı olacağını düşünüyor musunuz? Rusya’nın un ihracatını birkaç kat artırıp bu ürünün en büyük ihracatçılarından biri olabileceğini düşünüyoruz.
Rusya, Türkiye’nin ana buğday tedarikçisi. 2017 yılında Türkiye’nin ithal ettiği buğdayın %59’u Rusya’dan geldi. Rusya, buğday ihracatında dünya lideri. Türkiye’nin ise un üretiminde ciddi yatırımları ve kapasite fazlalığı var. Sizce iki ülke, tahıl ve un sanayi konusunda işbirliğini geliştirebilirler mi? Türkiye de tıpkı Rusya gibi tarım ürünlerinin önemli bir ihracatçısı. Aynı anda Türkiye, Rus tahıllarının en büyük ithalatçılarından. Tarım-gıda piyasasında ülkemizin çıkarlarının yakınlığı, işbirliklerinin yapılmasının ve karşılıklı faydaya dayalı ilişkilerin güçlendirilmesinin gerekliliğine işaret ediyor.
Rusya’nın, yerel gıda fiyatlarının istikrarını sağlamak için tahıl ihracatına sınırlama getireceğine dair haberler çıkıyor zaman zaman. Bu konuda ne düşünüyorsunuz? Serbest piyasa olduğu için ihracat alanında herhangi bir idari işlem yapılırken tahıl fiyatları dünya fiyatları ile ilişkilendirilecektir. Yurt içi fiyatlarında istikrar, gıda piyasasının piyasa düzenlemeleri ile yapılarak sağlanması tercih edilir. Mesela, tahıl müdahalelerin yapılması…