BLOG

Değirmende Bakım Yönetimi

16 Eylül 20229 dk okuma

Dr. Nihat Çankaya
Necmettin Erbakan Üniversitesi
Meram Meslek Yüksekokulu
Gıda İşleme Bölümü


Değirmenlerde beklenmeyen arıza oranını azaltmak, personel sayısı, makinelerin bakım için durduğu zaman ve bakım maliyetleri göz önüne alındığında çok kolay bir iş değildir. Bu makalede artan rekabet koşullarının ezici baskısı altında başarılı bir değirmen bakım yönetiminin nasıl yapılabileceği ve gelişmiş teknoloji kullanımının bakım yönetimine katkıları anlatılıyor. 

1.Giriş

Tahıl değirmenlerinde oluşan beklenmeyen arıza ve duruşlar, yüksek üretim tonajları sebebiyle günümüz değirmenlerini daha fazla sıkıntıya sokmaktadır. Oluşan bu arızalar üretim kapasitesinin düşmesine ve sevkiyat gecikmelerine sebep olmaktadır. Genel olarak arıza sebebiyle oluşan üretim maliyetleri, arızanın giderilmesi için yapılan harcamalardan çok daha yüksek bedellere çıkmaktadır. Hatta bu arızalar, müşteriye kadar ulaşan kalite dalgalanmalarına neden olmaktadır. Bu problemlerin maddi boyutu ise asla net olarak tespit edilemeyecektir. Ancak beklenmeyen arıza oranını azaltmak, personel sayısı, makinelerin bakım için durduğu zaman ve bakım maliyetleri göz önüne alındığında çok kolay bir iş değildir. Bu çalışmada artan rekabet koşullarının ezici baskısı altında başarılı bir değirmen bakım yönetiminin nasıl yapılabileceği ve gelişmiş teknoloji kullanımının bakım yönetimine katkıları anlatılmıştır.

2. Bakım Faaliyetleri ve Gerekliliği

Değirmende ya da herhangi bir endüstriyel tesiste yapılacak bakım faaliyetlerinin düzeyini, bakım yapılmaması halinde ortaya çıkacak olumsuzluklar belirlemektedir. Çalışan tüm elektrik ve mekanik parçaların çalışma şartlarına göre beklenen bir ömürleri bulunmaktadır. Ayrıca işlevlerini yerine getirebilmek için rutin olarak yapılması gereken yağlama gibi işlevlere ihtiyaç duymaktadırlar. Bu faaliyetler yerine getirilmezse makineler çalışmalarına devam edemeyecek ve beklenmeyen bir zamanda duracaktır. Makinelerde yaşanan bir aksaklık sebebiyle, üretimin beklenmeyen şekilde durmak zorunda kalmasına arıza duruşu denilmektedir. Arıza duruşlar üretim için ciddi sıkıntılar oluşturmaktır. Arıza duruşların sebep olduğu problemlerden bazıları aşağıda listelenmiştir.

•Ürünler müşteriye zamanında teslim edilemez.

•Üretimin yeniden dur kalk yapması sebebiyle sisteme yeniden düzene oturuncaya kadar kalite dalgalanmaları oluşur, ikinci kalite ve hurda ürün oranı artar.

•Enerji tüketimlerini artırır

•Duruş süresince üretim ekibi boş kalarak işçilik maliyetleri artar. 

•Bakım için ayrılacak az bir bütçe ile arıza duruşlar önemli oranda azaltılır. Bu bütçe artmaya devam ederse arıza duruşlar aynı oranda düşüme devam etmez (Şekil 1)


•Oluşan arızalar makinelere önemli ölçüde zarar verir. Örneğin bakım zamanı sadece bir rulman değiştirilerek çözülebilecek bir problem, arıza oluşması halinde makine yataklarını da bozarak bakım maliyetlerinin kıyaslanamayacak oranda artmasına sebep olur. Bu sebeple hedeflenen arıza duruş oranı ve buna ayrılan bütçe belirlenirken, arıza duruşun sebep olduğu diğer maliyetler de göz önüne alınmalıdır (Şekil 2).


3. Temel Bakım Terimleri

Bakım faaliyetlerinin temel amacı; üretimin beklenmeyen şekilde durmasına sebep olacak arıza duruşların ortadan kaldırılmasını sağlamaktır. Günümüz bakım yönetimi aşağıdaki üç ana başlık altında değerlendirilmektedir. Bunlar; Arıza Bakımı (Beklenmeyen Arızaların Tamiratı), Periyodik Bakım (Planlı Bakım) ve Önleyici Bakım (Proaktif Bakım) olarak isimlendirilmektedir.

Arıza bakımı, arızalanan makinenin onarılarak tekrar devreye alınması faaliyetinin içerir. Arızanın ortaya çıkması, istenilen nitelikte bakımın yapılamamasından kaynaklanmaktadır. Ancak bazı arızalar elde olmayan koşullar yüzünden de oluşabilmektedir.

Periyodik bakım, beklenmeyen arıza duruşları engellemek için uygulanan klasik çözüm yöntemi olup makinelerin düzgün çalışmanı temin etmek amacıyla belirli aralıklarla makinelere bakım yapılmasıdır. Bu bakımda rulman gibi ömürlü parçalar değiştirilir. Makinelerdeki aşınmalar tespit edilir, buna sebep olan sorunlar giderilir. Eksilen yağlar ilave edilir ya da değiştirilir. Hareketli parçalar yağlanır.

Önleyici bakım ise periyodik bakım ihtiyacını tamamen ortadan kaldırmak, bakım periyodunu uzatmak, arıza oluşabilecek noktaları önceden tahmin ederek onarımları yapmak, bakım maliyetlerini azaltmak amacıyla yapılan faaliyetler bütünüdür. Teknolojinin de yoğun olarak kullanıldığı bir faaliyet olup günümüz bakım felsefesinin geldiği üst noktadır. Özellikle 24 saat kesintisiz çalışan işletmeler için temel alınması gereken bakım tipidir. Proaktif bir yaklaşım olan önleyici bakım kapsamında yapılacak faaliyetlerin felsefesi aşağıdaki gibi sıralanabilir.


1) Öncelikli hedef bakım ihtiyacı olan ekipmanların tespit edilerek bunların bakım istemeyen tip ekipmanlarla değiştirilmesidir. Yağlı vakum pompalarının yağsız vakum pompalarıyla değiştirilerek yağ değişiminin ortadan kaldırılması buna örnektir.

2) Bakım ihtiyacı teknolojik ya da mali gerekçelerle ortadan kaldırılamıyorsa, periyodik bakım süresini uzatacak değişikliklerin yapılmalıdır. Mineral yağ kullanılarak her yıl yağ değişimi yapmak yerine sentetik yağ kullanılarak yağ değişim periyodunun iki katına uzatılması buna örnektir.

3) Yüksek teknoloji kullanılarak, aksaklık oluşma potansiyelinin önceden tespit edilmesi ve planlı bakım ihtiyacının bu sayede mümkün olduğunca ötelenmelidir. Jet puls filtrelerde Jetmaster tipi yapay zekâ tabanlı gelişmiş kontrol cihazlarının kullanılması buna örnektir. Bu cihaz sayesinde filtre torbalarında oluşan problemler tam zamanında tespit edilebilir. Torba değişim zamanları net olarak ölçülerek belirlenebilir. Böylece bakım periyodunun mümkün uzatılır ancak üretimi durdurabilecek bir arıza oluşmadan da bakım yapılır. 

4) Bakım planları oluşturulurken oluşabilecek tüm arızalar tek tek listelenerek risk analizi yapılmalıdır. Bu arızaların sıklığı ile üretime vereceği zarar puanlanmalıdır. Bu iki değerin çarpımından elde edilen değere göre öncelikler belirlenir ve arızalar sıralanır. Sonra bu listede var olan tüm riskler tamamen ortadan kaldırılmaya çalışılmalı, bu yapılamıyorsa riski azaltacak bakım faaliyetleri planlanmalıdır. Risk değeri belirlenen eşiğin üzerinde olan noktalar kritik kontrol noktası olarak tanımlanmalıdır. Bu riskli noktalar çıkabilecek arızalara karşı belirli periyotlarla kontrol edilmeli ve kayıtları tutulmalıdır.

4.Arıza Duruşların Sebepleri

Beklenmeyen üretim duruşlarına sebep alan arızaların başlıca sebepleri, etkin bakım yönetimi sisteminin kurulmaması, bakım sürecinin etkin olarak çalıştırılamaması, kayıtların düzgün tutulmaması, nitelikli bakım personelinin olmaması, bakım için yeterli süre ve personelin ayrılmaması, yeniliğe ve gelişime kapalı personelin güncel teknolojiye ayak uyduramaması gibi sayılabilir. Aynı işletmede uzun süreli çalışan personelde işletme körlüğünün oluşması, teknolojik gelişmelerin ve sektördeki yeniliklerin işletme personelince takip edilememesi, ömürlü parçaların zamanında değiştirilememesi, yağlama gibi hayati işlemlerin zamanında ve düzgün olarak yapılamaması da önemli aksaklıklardandır. Bazı elde olmayan sebepler ise, ilk satın almada daha ucuz olması sebebiyle arızaya daha yatkın makinelerin tercih edilmesi, makine parkının eskimesi, eski teknolojiye ve kolay bozulacak ekipmanlara sahip olması, elektrik şebekesinde oluşabilen kalite problemleri ve enerji dalgalanmaları, kullanılan ekipmanlarda var olan imalat hatalarıdır. Bakım işlerine üst yönetimce önem verilmemesi, personelinin ihtiyaç duyduğu eğitimlerin sağlanmaması, bazı sektörlerde bakım için harcanan kaynağın bedelinin arıza için harcanan bedelden yüksek olması ve bu sebeple bakım faaliyetlerinin durdurulması da nedenler arasında sayılabilir.

5.Bakım Yönetim Sistemi (BYS)

Günümüz rekabet koşulları, değirmenleri, katma değerli ürün geliştirme, ürün kalitesini yükseltme gibi faaliyetlere zorlamaktadır. Şüphesiz ki halen üretim aksaklıkları ve bunların sebep olduğu kalite dalgalanmalarıyla boğuşan bir işletme daha nitelikli operasyonlara odaklanamayacaktır. Bu sıkıntıları aşmak için etkin bir BYS kurulmalı ve etkin olarak uygulanmalıdır. Değirmenlerde kurulacak bir BYS ‘nin sahip olması gereken bazı özellikler aşağıda listelenmiştir.


•Kurulacak BYS sektöre uygun olmalıdır. BYS üst yönetim tarafından desteklenmelidir ve gereken kaynaklar yönetimce sağlanmalıdır. 

•BYS etkinliği performans kriterleri ile ölçülmelidir ve performans kriterleri gerçekçi olarak belirlenmelidir.

•Performans kriterlerinin sağlanmasında ödül sistemi uygulanmalıdır.

•BYS temel işleyişi yazılı hale getirilmiş edilmiş olmalıdır. BYS; ISO 9001, gıda güvenliği, iş güvenliği, çevre yönetim sistemleriyle ilişkilendirilmiş olmalıdır.

•BYS sektör deneyimi olan bir teknik personel tarafından yönetilmelidir.

•Bakım süreci hem teknik personel hem de üretim personeli tarafından birlikte yürütülmeli ancak temel sorumluluk makineyi kullanan üretim operatörlerinde olmalıdır.

•Bakımlar kayıt altına alınmalıdır. Bu kayıtlar kolayca ulaşılabilir olmalıdır. 

•Evrak yükü mümkün olduğunca az olmalıdır. Burada doküman araç, makinelere yapılacak filli bakımlar ise amaçtır. Bakım faaliyetinin değil evrak yükünü artıracak yabancı yönetim sistemlerinden uzak durulmalıdır.

•Rutin bakımlar daima gerekli eğitimi almış üretim operatörleri tarafından yapılmalıdır. Sadece üretim personelinin liyakatini aşan operasyonlar bakım ekibi tarafından yapılmalıdır.

•Bakım sorumluluğu üretim operatörüne verilerek, personelin makinesine azami derece sahip çıkması sağlanmalıdır.

•Bakım ekibi içerisinde mühendislerin bulunduğu, elektrik ve mekanik yetkinliğe sahip eğitimli personellerden oluşturulmalıdır. Yenilikçi gelişime açık personel desteklenmelidir.

•İşletme körlüğü bakım sürecini baltalayan en önemli engellerden biridir. Bu sebeple özellikle on yıldan uzun süre aynı işletmede çalışan personellerin bulunduğu ekiplere, yeni ve farklı işletmeler görmüş personel takviye edilmelidir.

•Bakım işlerinin bir bölümü dış tedarikçilerden sağlanmalı, bu sayede güncel gelişmeler takip edilmelidir.

•BYS önleyici bakım felsefesine sahip olmalı, arıza olayını tamamen ortadan kaldıracak ve sorunu kökten çözecek bakış açısına sahip olmadır.

•BYS ’de teknolojiden en üst düzeyde faydalanılmalıdır. Özellikle gelişime ayak uydurmayan personelin teknolojik gelişim ve değişime olan dirençleri kırılmalıdır, bu personeller ile çalışmaya devam edilmemelidir.

•BYS’nin sürekli iyileştirilmesi için tüm personelin sürece katkısı sağlanmalı, personel düzeltici ve önleyici faaliyet önerisi verme konusunda teşvik edilmelidir.

6.BYS Performans Kriterleri

Etkin bir BYS için bazı performans kriterleri seçilmeli, bu kriterler için hedefler belirlenmeli ve düzenli takip edilmelidir. Değirmende kullanılabilecek bazı BYS performans kriterleri aşağıda verilmiştir.

1) Arıza Duruş Oranı: Üretim planı içerisinde, arıza sebebiyle durulan sürenin, üretim tamamlanıncaya kadar geçen toplam süreye oranıdır.

2) Değiştirilen Rulman Sayısı: Değirmenlerde elektrik motorları başta olma üzere çok sayıda periyodik rulman değişimi gerektiren donanım bulunmaktadır. Bakım personeli tarafından bir yılda değiştirilen rulman sayısı bakım faaliyetlerinin yoğunluğunu gösteren önemli bir kriterdir.

3) Bakım İçin Kullanılan Bütçe: Bakım işlerinin yapılabilirliği gösteren bir parametrede de bakım bütçesidir. Şüphesiz ki bakımlar ancak bütçe çerçevesinde yapılabilir.

4) Elektrik Motoru Başına Düşen Bakım Personeli Sayısı: Değirmenlerde elektrik motorların sayısı çok sayıda temel kriterin analizinde referans olarak alınabilmektedir. Bunlardan biri de bakım personelinin yeterli sayıda olup olmadığını analiz eden bir parametredir.

5) Personel Başına Düzeltici ve Önleyici Faaliyet Önerisi Sayısı: Üretim personelin bakım sürecine destek ve katkısını gösteren bir parametredir.

7. Bakım Faaliyetlerinde Gelişmiş Teknoloji Kullanımına Bir Örnek: Jetmaster Gelişmiş Jet Filtre kontrol ve Arıza Analiz Cihazı

Teknoloji en etkin rekabet unsurudur. Bakım faaliyetlerinde kullanılan ve işletmeye önemli avantajlar sağlayan yapay zekâ teknolojine sahip cihazlara,  Jetmaster gelişmiş jet filtre kontrol ve arıza analiz sistemi örnek gösterilebilir. Günümüz büyük değirmenlerinin çoğunda yaygın olarak kullanılan bu teknolojik cihazlar üretim personeline büyük kolaylıklar sağlamaktadır. Bu cihaz sayesinde, filtre torbaların kirlilik oranı, filtre torbalarının değişim zamanı, filtre torbası patlağı, filtre torbası düşmesi, bazı filtre torbalarına üflenme yapılamaması, diyafram patlağı durumları belirlenebilmektedir. Ayrıca hava kaçağı, filtre tankının delinmesi, blower arızası, blower filtresi tıkanıklığı, filtre hava tankında basınç olmaması, filtre tankı basıncının geç yükselmesi, filtre torbalara üfleme yapılınca basıncın yeterince düşmemesi aksaklıları da anında tespit edilmektedir. Ayıraca bu arızalar değirmen ana SCADA ekranından da takip edilmekte, arıza için personelin jet filtre başına gitmesine gerek kalmamaktadır. Şekil 3'te çalışan bir Jetmaster cihazı görülmektedir [1].

8.Sonuç ve Öneriler

Günümüz değirmenciliği, insansız üretime geçişin arifesindedir. Sektörde var olabilmek için arıza duruşları gibi üretim kaynaklı sorunların tamamen çözülmesi gerekmektedir. Çünkü bu problemler esas işlere odaklanmamızı engellemektedir. İmalat sıkıntılarını ortadan kaldırmak için çok etkin bir BYS kurulmalı ve bu sistem etkin olarak uygulanmalıdır. BYS işleyişinde gelişen teknoloji hızla değirmenlere transfer edilmeli, Jetmaster gibi yapay zekâ cihazlar sayesinde bakım yükü azaltılmalı, rekabet gücü artırılmalıdır.

Kaynaklar:

[1] Çankaya, N., & Özcan, M. (2019). Performance optimization and improvement of dust laden air by dynamic control method for jet pulsed filters. Advanced Powder Technology, 30(7), 1366-1377.

Makale Kategorisindeki Yazılar