Toprak Mahsulleri Ofisi, buğday ve unda sıkıntı yaşanmaması için tedbirleri aldı. Yurt dışından 250 bin ton ekmeklik buğday ithal etmek için ihaleler gerçekleştirdiklerini söyleyen TMO Genel Müdürü Ahmet Güldal, ihtiyaç duyulduğu sürece buğday ve yem takviyesine devam edeceklerini söyledi.
Toprak Mahsulleri Ofisi (TMO) Genel Müdürü Ahmet Güldal, hükümetin verdiği sıfır gümrüklü ithalat yetkisini hayata geçirdiklerini ve 250 bin ton ekmeklik kaliteli buğdayı Türkiye’ye ithal etmek üzere çalışmalarını sürdürdüklerini söyledi. Karadeniz Un Sanayicileri Derneği tarafından Samsun’da ‘Hasadın ardından’ temasıyla düzenlenen Genişletilmiş Sektör Toplantısı’nda konuşan TMO Genel Müdürü Ahmet Güldal, “ Bu takviye süreci ihtiyaç olduğu sürece devam edecektir” dedi. TMO eylül ayında yaklaşık 252 bin ton buğday ithalatı için bir dizi uluslararası alım ihalesi açmıştı. Ayrıca, internet sitesinden “Hububat piyasalarının istikrarı için gerekli önlemler alınmaktadır” başlığıyla kamuoyuna bir açıklama yapmıştı.
Sektördeki gelişmeleri çok yakından takip etiklerini ifade eden Güldal, 2018 yılının özellikle buğday ve arpa üretimi bakımından biraz problemli geçtiğini söyledi. Özellikle mevsimsel olumsuz şartların yaşanması dolayısıyla kalite probleminin de ortaya çıktığını belirten Güldal, şöyle konuştu: “Türkiye’de TÜİK verilerine göre, buğday üretimimiz yıllık 21 milyon ton, arpa üretimimiz 7,4 milyon ton, mısır üretimimiz ise 5,7 milyon ton olarak tahmin edildi. Ancak hasat döneminde bunun biraz daha altında gerçekleştiğini hepimiz yakinen biliyoruz. Tabii TMO olarak arpa, buğday, mısır, nohut, mercimek alımı yaptık. Yaklaşık 2,5 milyon ton alım gerçekleştirdik ve stoklarımızı takviye ettik. Ancak mevsimsel nedenlerle kalite problemleri ortaya çıktı. Buğday fiyatlarında yüzde 20 artışların yaşandığını da hepimiz biliyoruz. Hububat 81 milyon insanımızın ekmeği, hayvanlarımızın ana yem kaynaklarından bir tanesidir. Asla vazgeçemeyeceğimiz tarım, en stratejik alanı hububat üretimidir.”
2018 yılında maruz kalınan çeşitli finansal saldırılar sonucu, döviz kurlarında yüksek artışlar yaşanması ile çok ciddi sıkıntılı bir süreci yaşadıklarını ifade eden Güldal, şunları söyledi: “Bu süreç içerisinde ülkemizdeki hububat fiyatları, iç piyasa fiyatları dünya fiyatlarının oldukça altında kaldı. Bu durum ise yurt içi piyasalarının bir beklenti enflasyonu oluşmasına yol açtı. Bu noktada gıda güvenliğinin, dolayısıyla tarımın önemini bir kere daha her zamankinden çok daha önemli olduğunu müşahede etmekteyiz. Stoklarımızı takviye etme amacıyla alınan tedbirleri de hayata geçirdiğimizi hepiniz biliyorsunuz. Hükümetin verdiği sıfır gümrüklü ithalat yetkisini, ihalemizi yaparak hayata geçirdik. 250 bin ton ekmeklik kaliteli buğdayı Türkiye’ye ithal etmek üzere çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Bu takviye süreci ihtiyaç olduğu sürece devam edecektir. Bize verilen talimat budur. İhtiyaç olduğu süre gerek ekmeklik buğdayda gerek yemlik ürünlerde Türkiye’nin ihtiyacı bir şekilde karşılanacaktır.”
Karadeniz Un Sanayicileri Derneği Başkanı Günhan Ulusoy ise 2018 yılı hasadına birtakım kalite problemleriyle girildiğini söyleyerek, “Daha haziran ayındayken hem kendi içimizde hem de kamuoyuna yaptığımız paylaşımlarda bu sorunun buğday fiyatlarına yansıyabileceğini belirttik. Temmuz ayına geldiğimizde dünya piyasalarında da arz daralması kaynaklı birtakım fiyat hareketleri yaşanmaya başlandı” dedi.