“Tüm sektörler için geçerli olan en büyük risk, gıda ulaşılabilirliğini ve talebi etkileyecek olan fiyat dalgalanmaları. Fiyatlardaki aşırı dalgalanma, gıda sektörünün tam kapasite ile üretim yapmasını engelleyebilir…2008’deki gıda krizine iki faktör yol açmıştı: Arzda daralma ve yüksek enerji fiyatları. Şimdiki krizde ise bunun tam tersi söz konusu! Burada önemli olan şey, gereksiz paniğe yol açmamak. Tahıl üretiminde tüm zamanların rekorunu bekliyoruz. Birçok hükümet de ekonomiye destek paketleri açıkladı. Bunu kesinlikle aklımızdan çıkarmamalıyız.”
Arnaud Petit
Uluslararası Tahıl Konseyi (IGC)
İcra Direktörü
Koronavirüs salgını 180’den fazla ülkeye yayılarak dünyayı adeta esir aldı. Binlerce kişinin ölümüne yol açan salgın, sağlık sisteminin yanı sıra gıda tedarik zinciri üzerinde global ölçekte büyük baskı oluşturdu. Panik içinde marketlere koşan insanlar un, makarna ve baklagiller depoladı. Salgından en çok etkilenen ülkeler arasında yer alan İtalya’da un talebi yüzde 80 oranında arttı. Tahıl piyasalarındaki arz-talep dengesi ani şekilde bozulurken, hükümetler de kendi gıda güvenliklerini garanti altına almak için başta buğday ve pirinç olmak üzere tahıl ihracatını yasaklamak için önlem almaya ve yurt dışına un satışını durdurmaya başladı. Ancak Birleşmiş Milletler, uluslararası tahıl ticaretini engelleyen bu korumacı politikaların dünya genelinde bir gıda krizini tetikleyebileceği uyarısını yapıyor.
Tahıl ticaretindeki ve tedarik zincirindeki son gelişmeleri, bu konudaki en güvenilir ve yetkin isimlerden biriyle konuştuk. Tahıl piyasaları ile ilgili doğru ve tarafsız bir şekilde bilgi sağlayan hükümetler arası bir kuruluş olan Uluslararası Tahıl Konseyi’nin (IGC) İcra Direktörü Arnaud Petit, tahıl piyasalarındaki son durumu Değirmenci’ye değerlendirdi. Şubat 2018’den bu yana IGC’nin İcra Direktörlüğü görevini yürüten Arnaud Petit, dünya tahıl piyasaları ve uluslararası gıda politikalarıyla ilgili meseleler konusunda derin bilgi ve tecrübeye sahip bir isim.
Sayın Petit, öncelikle böylesine çalkantılı bir zamanda röportaj talebimize olumlu cevap verdiğiniz için teşekkür ederiz. Koronavirüs salgınının dünya genelinde bir gıda krizini tetikleyebileceğine yönelik endişelerin dile getirildiği bir zamanda sizin vereceğiniz mesajlar ve bilgiler gerçekten önemli. Herkesin merak ettiği bir soru ile başlamak istiyorum: Tüm dünyaya yetecek kadar tahıl stoğu mevcut mu? Panikle alım yapan tüketiciler, değirmenciler ve hükümetler ile ilgili ne söylersiniz? IGC’nin bu sezonki tahıl üretimi (buğday, mısır, pirinçte) beklentisi nedir?
Son bir ay içerisinde, koronavirüsün yayılmasına dair endişeler ile üretim ve tüketim üzerindeki uzun vadeli etkilere dair belirsizlik arttı. Özellikle pirinç ve buğdaydan yapılan gıda ürünlerine yönelik talep nedeniyle bazı ürünlerde fiyatlar hızla yükseliyor. Ancak ekonomik şartların zayıflamasından dolayı uzun vadede kullanım miktarları azalabilir. Bu durum, özellikle mısırdan yapılan etanol ve nişasta gibi endüstriyel ürünler için geçerli. Bazı emtialarda ithalat son haftalarda artmış olsa da hareket kısıtlamaları ve karantina önlemlerinin giderek daha da yayılmasından dolayı lojistik zorluklar yaşandığına dair haberler geliyor. Ulaşım kısıtlamaları, tarlada yetişen ürünlerin dağıtılmasının yanı sıra bahar aylarında yapılacak tarım faaliyetlerini de aksatabilir. Ancak IGC, planlanan ekim çalışmalarının bu aşamada tamamlanacağını tahmin ediyor.
Dünya genelinde 2019/20 dönemine yönelik toplam tahıl (buğday ve iri taneli tahıllar) üretimine yönelik tahminler, geçtiğimiz aya göre 3 milyon ton yükseltilerek 2 milyar 175 milyon ton olarak revize edildi. Bunda, Avrupa Birliği’nde mısır üretimi beklentisiyle ilgili düzeltme etkili oldu. Tüketimin azalması ile toplam tahıl stoklarına yönelik beklenti, yukarı yönlü olarak 4 milyon ton revize edildi.
‘TAHIL ÜRETİMİNDE TÜM ZAMANLARIN REKORUNU BEKLİYORUZ’
2020/21 dönemi için global tahıl üretiminin önceki yıla göre %2 artışla 2 milyar 224 milyon tona ulaşarak tüm zamanların rekorunu kırmasını bekliyoruz. Tahıl arzının yeni bir zirve yapacağı bu dönemde tüketimin de artması ile dönem sonu stoklarının az miktarda azalmasını bekliyoruz. Bu durum, ABD’deki mısır stoklarının artmasına rağmen Çin’deki hızlı stok azalmasına bağlı olarak gerçekleşecek. Buğday stokları ise Çin ve Hindistan sayesinde tüm zamanların rekorunu kıracak. Toplam tahıl ticaretinde %2’lik büyüme beklenirken; mısır, buğday ve sorgum sevkiyatları da hız kazanacak.
Pirinçte görünüm nasıl?
IGC’nin 2019/20 döneminde global pirinç arzı ve talebi ile ilgili beklentisi mart ayına göre önemli bir değişiklik göstermedi. Çin ve Hindistan’daki birikimden dolayı önceki dönemden 177 milyon tonluk rekor miktarda pirinç devri söz konusu. Önde gelen ihracatçı ülkelerde artan ekim alanları sayesinde dünya genelinde 2020/21 döneminde pirinç üretimi önceki yıla göre %2 artışla 509 milyon tona çıkacak. Artan nüfus da tüketimi destekleyecek. Önemli ihracatçılar arasında yer alan Çin başta olmak üzere dünya genelinde stoklar daha da artacak. Ticaretin ise Afrika’ya yapılacak sevkiyatlarla %3 oranında artması bekleniyor. En büyük ihracatçı ise Hindistan olacak.
Koronavirüs salgını, un ve makarna gibi temel gıda ürünlerinin stok yapılmak üzere fazladan satın alınmasına yol açıyor. Bu ürünlere yönelik talepte görülmemiş bir artış var. Buğdaya yönelik taleple ilgili neler söylersiniz?
Buğday talebi, tüketicilerin stok yapması ve bazı değirmencilerin de artan talebi karşılamak için üretimi artırması sonucunda büyük artış gösterdi. Ancak depolanan bu ürünlerin tek seferde tüketilmediğini ve birkaç ay boyunca kullanılabileceğini akıldan çıkarmamalıyız. Çoğu ülkede tüketimin güçlü olacağını öngörebiliriz. Ancak ekonomik şartların önümüzdeki dönemde talebi olumsuz etkilemesi olasılığı yüksek. Bununla birlikte, buğday talebine yönelik olumsuz etki, muhtemelen mısır ve yağlı tohumlar gibi endüstriyel ürünler için kullanılan hammaddeler kadar olmayacak. Döviz piyasalarındaki dalgalanma, buğday ithal eden bazı ülkelerde buğdaydan elde edilen gıda ürünlerinin tüketim miktarını etkileyebilir.
‘FİYATLARDAKİ AŞIRI DALGALANMA, TAM KAPASİTE ÜRETİM YAPILMASINI ENGELLEYEBİLİR’
Virüs, gıda ürünlerindeki tedarik zinciri üzerinde çok büyük bir baskı oluşturuyor. Birçok ülke, kendi gıda güvencesini garanti altına almak için tahıl ve un ihracatına yönelik kısıtlayıcı önlemler aldı. Bu önlemler tahıl ticaretini ve fiyatları nasıl etkileyecek?
Tüm sektörler için geçerli olan en büyük risk, gıda ulaşılabilirliğini ve talebi etkileyecek olan fiyat dalgalanmaları. Fiyatlardaki aşırı dalgalanma, gıda sektörünün tam kapasite ile üretim yapmasını engelleyebilir. Bunun yanında, bazı ülkelerdeki panik alımlarının etkilerinin ne olacağı da net değil. Tüketiciler, yılın ikinci yarısında gıda alışverişini azaltacak mı? Bu konuda yorum yapmak için çok erken.
‘SIKI KISITLAMALAR ÜRETİCİYİ MAĞDUR EDER’
Karantina, sokağa çıkma yasağı ve seyahat kısıtlamaları gibi önlemlerin tahıl üretimi ve hasadı üzerinde olumsuz etki yapacağından endişe ediyor musunuz?
Sağlıkla ilgili önlemler, salgının mümkün olduğunca hızlı bir şekilde atlatılması için gerekli. Seyahat kısıtlamalarının ve gümrük kotalarının ticareti etkilediğine dair bilgiler var. Bu tür bilgileri aktarırken dikkatli olmalıyız, zira bazı tarife oranları kotaları, ticaret kapasitesini etkilemez. Yılın bu dönemlerinde bazı hacim kısıtlamaları zaten konuluyordu ve ticaret kapasitesi veya gıda güvencesi üzerinde bir etki yapmıyordu. Ancak ihracatçı ülkelerde çok sıkı kısıtlamalar söz konusu olursa, yerel çiftçiler üzerinde fiyat baskısı oluşur.
Dünyada gıda güvenliğinin sağlanması ile ilgili olarak uluslararası tahıl ticaretinin düzenli işlemesinin ve istikrarlı bir tahıl piyasasının önemi nedir?
Küreselleşmenin toplum ve tahıl tüccarları için iki önemli faydası var: Birincisi, piyasalardaki aşırı dalgalanmalara karşı en önemli araç küreselleşmedir. Ticaretin amacı, farklı bölgelerde ürün arzındaki farklılıkları gidermek ve temel gıda maddelerinin fiyatındaki aşırı dalgalanmayı ortadan kaldırmaktır. ABD’deki çiftçiler bu yıl buğday üretiminde sert bir düşüş yaşadı. Ancak Güney Amerika’daki üretim miktarındaki artış sayesinde piyasalar bu durumdan fazla etkilenmedi. Küreselleşmenin sağladığı ikinci fayda ise gıda zincirinin ekonominin diğer sektörleri ile entegre olmasına imkan sağlaması. Örneğin yem ve endüstri için kullanılan tahıllar duruma göre birbirlerini ikame edecek şekilde tüketilebiliyor. Küreselleşme olmasaydı, bu trend daha yavaş olacaktı.
COVID-19 POLİTİKALARI İLE İLGİLİ HABER HAVUZU
Bu çalkantılı dönemde tahıl tedarik zincirine yönelik engelleri minimize etmek adına ICG neler yapıyor?
Tahıl Ticareti Konvansiyonu, uluslararası tahıl ticaretini artırmak ve ticaretin mümkün olan en özgür şekilde devam etmesini sağlamak için anlaşmaya taraf ülkeler arasında işbirliğine dayanmaktadır. ICG Sekreterliği, bunu sağlamak adına üyelere son piyasa analizlerini sunmaktadır. Bu kapsamda tahıl, pirinç ve yağlı tohum ticaretini etkileyen koronavirüs politikalarıyla ilgili bir haber havuzu geliştirdik. Ortak bir anlayışa ve son piyasa verilerine sahip olmak, ülkelerin gıda güvenliğine ilişkin politikalarını düzenlemelerine imkan sağlıyor.
Tahıl Ticareti Konvansiyonu’na üyelik için gösterilen ilgi de bize cesaret veriyor. 1 Nisan 2020 itibariyle Sırbistan, IGC’nin 59. üyesi oldu. Küresel ticareti ele almak için ne kadar çok ülke bir araya gelirse, durumu daha iyi hale getirme şansımız da o kadar artar.
HÜKÜMETLERİN EKONOMİYE DESTEK PAKETLERİ GÜVEN VERİYOR
2007-2008 döneminde global gıda krizindeki acı tecrübeler hâlâ hepimizin aklında. Bu kriz dünyaya ne öğretti? Bu krizden ders aldığımızı düşünüyor musunuz?
2008 krizine başlıca iki faktör yol açtı: Arzda daralma ve yüksek enerji fiyatları. Şimdiki krizde ise bunun tam tersi söz konusu! Burada önemli olan şey, gereksiz paniğe yol açmamak. Birçok hükümet, salgın sona erdiğinde ekonomiye destek verecek önlemler alacaklarını şimdiden açıkladı. Bunu kesinlikle aklımızdan çıkarmamalıyız.
Son soru...Bir sonraki IGC Konferansı’nın hazırlıklarıyla da ilgili bilgi verebilir misiniz?
GAFTA ve IGTC ile Londra Tahıl Haftası’nda yüksek düzeyli tahıl sektörü etkinlikleri planlıyoruz.
Konferans, virüs salgını sebebiyle uygulanan seyahat kısıtlamaları sebebiyle bu yıl fiziksel olarak gerçekleştirilemeyecek. Sanal bir konferans düzenleyeceğiz. Konferansın temaları şimdiden hazır: Küreselleşmenin kolaylaştırılması, iklim değişikliğine karşı tedarik zinciri önlemleri ve ticaretin finansmanı gibi konular IGC Tahıl Konferansı’nda ele alınacak önemli başlıklar arasında. Belirsizliklerle dolu bu dönemde, IGC’nin global tahıl ticaretinin gelişmesinin sağlamak adına atılacak adımların tartışıldığı bir platform sunması gerektiğini düşünüyorum.