Güneydoğu Un Sanayicileri Derneği Başkanı (GUSAD) Erhan Özmen, bakanlığın yatırım teşvik paketi kapsamında kalan Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinde, un sektörünün teşvik dışı bırakılmasını talep etti.
Güneydoğu Un Sanayicileri Derneği Başkanı (GUSAD) Erhan Özmen, Türkiye'nin un ihracatının yarısının Gaziantep başta olmak üzere Güneydoğu Anadolu bölgesinden gerçekleştirildiğini belirterek, bu iki bölgedeki un sektörünün teşvik dışı bırakılması gerektiğini ifade etti. Başbakan Binali Yıldırım tarafından yapılan açıklama ile Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nde yatırım teşvik paketi içerisinde 23 ilin bulunduğunu belirten Erhan Özmen, "Bu 23 il içerisinde un sanayisinin 7,5 milyon ton kurulu kapasitesi var. 80 tane firma aktif, 30 tane firma zaten çalışmıyor. Bu bölgede teşvik paketinin içerisinde kesinlikle un sanayisi yer almamalıdır. Çünkü burada kurulacak olan bir un fabrikası ne istihdam sağlayacak, ne de sektöre yeni bir bakış açısı getirecektir. Başarılı olacak başka sektörlere teşvik verilmesi gerekiyor" diye konuştu.
ATIL BUĞDAY İŞLEME KAPASİTESİ 17 MİLYON TON
Türkiye'de 40 milyon ton buğday işleme kapasitesi olduğu söyleyen Özmen, Türkiye’nin buğday kullanma kapasitesinin yaklaşık 23 milyon ton olduğunu ve 17 milyon tonluk bir atıl kapasitenin söz konusu olduğunu vurguladı. Türkiye’de 710 tane kurulu un fabrikası bulunduğuna değinen Özmen, şunları söyledi: "710 fabrikanın 476’sının aktif, 234'ünün pasif olduğunu düşünürsek, tahminen 40 milyon tonluk kapasitenin 10 milyon tonluk kısmının devre dışı olduğunu görürüz. Bu tesisler ya sektörden çıkmaya çalışan ya sektörden vazgeçen ya da mevsimlik olarak çalışan veya kapatmış olanlardan oluşuyor. Dolayısıyla 23 milyon tonluk buğday kullanma kapasitesi, biraz daha yüksek kapasite kullanma şansı bulan 476 firma arasında paylaşılıyor. Yani sektör, 476 firma ve yüzde 75-80’lere varan bir kapasite kullanım oranı ile hayatına devam ediyor."
710 KURULU FABRİKA LİSANSLANDIRILMALI
Un sanayisi ile ilgili bir politika üretilmesine ihtiyaç olduğunu belirten Özmen, "Türkiye'de tekelleşmesi mümkün olmayan bir un sanayisi var. Ancak 710 tane kurulu fabrikanın da lisanslandırılması gerek. Eğer yeni bir fabrika kurulacaksa önce bir projeye sahip olmalı, daha sonra da aktif veya pasif firmaların lisanslarını satın alarak yatırımına devam etmelidir. Bunu sektör olarak en yakın zamanda devlete götürmemiz gerekiyor" dedi.
İHRACATTA YILSONU HEDEFİ 3,5 MİLYON TON
Son 6-7 yıldan bu yana Türkiye’nin un ihracatında dünya birincisi olduğunu ve geçen yıl 2 milyon 800 bin tonluk ihracat ile dünya un ihracatının yüzde 25'lik kısmını Türk uncuların gerçekleştirdiğini belirten Erhan Özmen, şunları ekledi: "Bu yılın sonuna yaklaşırken 3,5 milyon tonluk bir hedefimiz var. Bu rakamın yüzde 50’sinin Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nden yapılması bizim için çok güzel. Uzakdoğu, Afrika, Asya, Ortadoğu ve komşu ülkelerimize ihracatın artarak devam edeceğini öngörüyoruz".