Natalja Skuratovic
Kıdemli Tahıl Piyasaları Analisti
PETKUS Technologie
Covid-19 global ekonomi ve dünya ticaretinde aksamalara yol açtı. Bunun sonucunda, tüm dünyada üretim ve tüketim azaldı. Peki bu durum tahıl piyasalarına da aynı şekilde yansıdı mı?
Dünyanın dört bir yanından Rabobank analistleri, 22 Eylül’deki bir telekonferans sırasında Covid-19 pandemisinin tahıl sektöründe uzun vadede yol açacağı yedi büyük değişikliği tespit etti. Bunları; biyoyakıt talebinde düşüş, gıda güvenliği ile ilgili endişelerin artması, tüketici davranışlarında değişiklikler, dijital tedarik zincirlerine yapılan yatırımlarda artış, global yem talebinde düşüş, tedarik zincirlerinde küreselleşme trendinde geri dönüş ve hükümet müdahalesinde artış olarak sıralayabiliriz.
Bu değişiklikler arasında aşağıdakilerin etkileri şimdiden kendini hissettirmeye başladı:
1) Hükümet müdahalesinde artış;
2) Tüketici davranışlarında değişiklikler;
3) Gıda güvenliği ile ilgili endişelerin artması.
İnsanlar, en temel içgüdülerinin peşinden giderek pandeminin yol açtığı belirsizlik döneminde stokçuluğa yöneldi ve bu durum da arz sıkıntılarına yol açtı. Tahıl ithal eden ülkeler, panik alışverişleri sürecinde tüketicileri korumak ve arz garantisini sağlamak için stok yapmaya yöneldi. Üretici ülkeler ise iç piyasada temel gıda ürünlerinin fiyatlarında artışı önlemek için ihracatı sınırlayan önlemleri gündemlerine aldı ya da uygulamaya koydu.
RUSYA’NIN KOTA VE VERGİ KARARI, TAHIL PİYASLARINI SARSTI
Tahıl piyasaları, fiyat değişiklikleri ve güncel gelişmeler bakımından normalde sakin geçirdikleri bir dönemde Rusya’nın ihracat kotası ve gümrük vergisi kararıyla sarsıldı. Rusya Başbakanı, aralık ayında açıklanan bu önlemlerin “gıda enflasyonunu dizginlemek” amacıyla alındığını söyledi. Ülkede Kasım 2020’de gıda enflasyonu yüzde 5,8 olarak açıklanmıştı. İhracatı kısıtlayan bu tür önlemler, piyasa üzerinde Demokles’in kılıcı gibi sallanıyor ve Rusya’nın tahıl ihracat piyasasındaki varlığı üzerinde belirsizliklerin artmasına yol açıyor. Ancak Rusya’nın bu piyasalardaki rakipsiz liderliği ile birlikte değerlendirildiğinde, bu belirsizlik endişe ve korkuya yol açıyor.
Aslında Rusya daha önce de kısıtlama ve gümrük vergileriyle buğday piyasasına müdahale ediyordu. Ancak şu anda buğday ihracatında dünya lideri olan bir Rusya’dan söz ediyoruz. Rusya’da geçtiğimiz yılki buğday üretimine dair resmi rakamlar aralık ayında açıklandı. Rus Federal İstatistik Kurumu Rosstat’ın verilerine göre, ülkede geçtiğimiz yıl 85,9 milyon ton buğday hasat edildi. Ancak şu anda önemli olan, Rusya’nın güncel buğday ihracatı verileri. Analistler, Rusya’nın 40 milyon ton buğday ihraç edeceğini belirtiyordu. Ancak son gelişmeler ışığında bu konuda soru işaretleri oluştu. Rusya merkezli tarımsal piyasalar danışmanlığı şirketi SovEcon, kasım ayında bu miktarı 40,8 milyon ton olarak tahmin etmişti. Ancak aralık sonunda 36,3 milyon ton olarak revize etti.
ÇİN’DEKİ GÜÇLÜ TAHIL TALEBİ
Rusya’nın kısıtlayıcı tahıl ihracatı önlemlerinin uygulanmasının yol açacağı sonuçlara dair spekülasyonlar söz konusu. Ticarette, “dedikoduları satın al, gerçekleri sat” diye bir söz vardır. Son dönemde, tatil öncesinde bir satın alma telaşını gördük. Mısır, Tunus, Bangladeş, Tayland, ve Yemen gibi ülkeler buğday alım ihalesine çıktı. Özel ithalat şirketleri de hareketli. Ayrıca, Çin’den gelen güçlü bir tahıl talebi de söz konusu.
Rusya’nın tahıl ihracat vergisi uygulayacağı 15 Şubat tarihinden önce, gümrük kapılarında kargoların denetlendiği haberleri de gelmeye başladı. Bu denetimler, 10 gün kadar sürebiliyor ve bu yüzden de ihracatın hızı yavaşlıyor. Bitki sağlığı sertifikalarının çıkarılmasında yavaş davranılmasından dolayı tahıl ticareti şirketleri 3 ila 5 gün beklemek zorunda kalıyor ve bu da nakliyecilerin sürastarya maliyetlerini artırıyor.
BUĞDAY FİYATLARINDAKİ SON DURUM
Rusya limanlarında kış aylarında lojistik işlemleri genellikle zorluklarla doludur. Bu kış da aynı zorluklar söz konusu. Azak Denizi’ndeki navlun piyasasında şu anda nehir tipi filo konusunda ciddi sıkıntı var. Olumsuz hava şartları bölgede seyrüseferi zorlaştırırken, nakliye bekleyen kargolar yığıldı. Bu da ekstra maliyetlere yol açtı.
Tüm bunlar, bugünkü buğday fiyatlarını nasıl etkiliyor?
- 1. Rusya FOB fiyatlarında spot pozisyonlar üzerinde baskı oluşturuyor.
- 2. Rusya CPT fiyatlarında, çiftçilerin satışlarını kısıtlayarak (en azından şimdilik) baskı oluşturuyor.
- 3. CIF fiyatlarında ani fiyat artışlarına yol açıyor.Rusya’nın buğday ihracatı politikasındaki belirsizlik, şu anda diğer bölgelerin öne çıkmasına yol açıyor. Örneğin son GASC ihalesini, menşei Romanya ve Ukrayna olan buğday ürünleri domine etti. Ancak Romanya’da bu sezon üretimin %40, Ukrayna’da ise %10 düşmesinden dolayı piyasalarda arz konusunda endişeler arttı.
Avustralya buğdayına talep de yüksek. Bereketli bir sezon geçiren Avustralya buğdayı, mart sonu ya da nisan başı gibi sevk edilecek. Normalde aynı dönemde sahneye çıkan Arjantin buğdayı rekabeti kızıştırıyordu. Ancak ülkedeki grev nedeniyle 100’den fazla gemi Arjantin limanlarında bekliyor ve bu da Brezilyalı değirmencileri hiç mutlu etmiyor.
Avrupa Birliği ülkeleri, şubat ayı ve sonrasında birçok pazar için en ucuz kaynak olsa da önceki dönemde düşük miktarda ürün elde edilmesinden dolayı aktarılan buğday stokları güçlü değil. Bundan dolayı da güçlü talebin karşılanması kolay görünmüyor.
Tedarik zincirindeki sorunlar ile güçlü talep birleştiğinde tahıl piyasaları kızışıyor. Normalde Noel ve yeni yıl rehavetinde tahıl piyasaları durgun bir seyir izlerdi. Ancak bu yıl o kadar da hareketsiz geçmedi. ABD’de yumuşak buğday için vadeli işlemlerde, Noel arifesindeki seanslarda 20 cent gibi büyük bir makas söz konusuydu. Son haftalarda buğdayla ilgili haberler de küresel piyasalarda buğday fiyatlarının hızla artmasına yol açtı. Ayrıca mısır ve fasulye fiyatlarının yüksek olması da buğday fiyatlarında önemli bir direnç anlamına geliyor.
Çiftçiler, tüccarlar ve gıda işleyen şirketler, risklerini hedge etmek için artık vadeli ve opsiyonlu tahıl işlemlerini birinci öncelik olarak görmüyor. Çünkü emtia kontratı işlemlerini, spekülatif finans kuruluşları domine ediyor. Şu anda finans ve tarım piyasaları birbirine son derece bağlı durumda. Tarım kontratları, tarım dışı kontratlarla birlikte emtia endekslerinde aynı pakette yer alıyor. Fiyatları da arz-talep dengesi değil, bu fonların nasıl oluşturulduğu belirliyor. Bilgisayar algoritmalarına dayanan fon işlemleri, fiyat şokları ve dalgalanmalardan kendi kâr etmeye odaklanıyor. Ticarete getirilen kısıtlamalarla ilgili haberler kolaylıkla ölçülebilir değil. Ancak veri analistleri herhangi bir haberin etkisinin nasıl ölçüleceğini kavradıklarında (yani Rusya’nın kota ya da vergi koyarak ihracatını sert şekilde düşürmesinin öngörülmesi) ve bu rakamları formüle uyguladıklarında, algoritmalar gereğini hiç acımadan yapacaktır.
Kaynak: Van Trump Report (ABD Tarım Bakanlığı verilerine göre)
Rusya’da geçtiğimiz sezonda oluşan rekor buğday fiyatları sayesinde çiftçiler depolama kapasitelerini artıracak mali gücü elde etti. Rus çiftçileri pazara çıkmadan önce tüccarların buğdayı satmak isteyip istemeyecekleri şüpheli. Çünkü çiftçilerin oyuna döndüklerinde hangi fiyata razı olacaklarını bilmiyorlar. Ertelenen satışlar, uzun dönemde fiyatın düşmesine yol açabilir, ancak fiyat artıracak (olumsuz hava şartları gibi) haberler gelmezse.
Bir Latin atasözü “Talih Cesur Olandan Yanadır” der. Buğday arzındaki sıkıntılı durumu tarihi bir fırsata çevirmek ve belirsiz gibi görünen piyasalardan ekonomik çıkarlar elde etmek, sektördeki oyuncuların maharetine kalmış.