Suudi Arabistan'ın buğday tedarikinde serbestleşmeye gitmesinin ardından un ihracatında önemli bir oyuncu haline gelmesi bekleniyor. Suudi yönetiminin buğday alımları üzerindeki kontrolleri ne zaman ve hangi şartlarda gevşeteceği henüz belli olmasa da bölgedeki un sanayicileri, ihracat pazarlarında daha yoğun bir rekabetle karşılaşmaktan endişe ediyor.
Suudi Arabistan’daki un değirmenleri, şu an tüm buğdaylarını ülkede gıda güvenliğinden sorumlu devlet kurumu olan Gıda Güvenliği Genel İdaresi’nden (General Authority for Food Security-GFSA) temin ediyor. Ancak, 2025 yılı, bu alımların devlet kontrolünden çıkacağı ve değirmenlerin buğday alımlarını kendilerinin yapacağı yıl olarak öngörülüyor. Reuters haber ajansının bildirdiğine göre, bu durum, ülkedeki un değirmenlerinin daha yüksek hacimlerde buğday tedarik etmesine imkan tanıyacak ve özellikle Doğu Afrika ve Körfez Ülkeleri Konseyi (GCC) pazarlarında büyük oyuncular olmalarını sağlayacak.
STRATEJİK KONUM VE DÜŞÜK MALİYET, SUUDİ ARABİSTAN’I UN PAZARINDA ÖNE ÇIKARABİLİR
Reuters’a konuşan Birleşik Arap Emirlikleri'ndeki (BAE) bir un sanayicisi, bu durumu endişeyle karşıladıklarını belirterek, “Suudi Arabistan’da kamu kuruluşların yavaş yavaş özel sektöre geçişi, gelecekte daha kâr odaklı yönetilecekleri anlamına geliyor.” dedi. Suudi Arabistan’ın un ihracatında önemli bir oyuncu haline gelmesine yönelik tahmin, bu ülkenin komşu pazarlara kıyasla sahip olduğu avantajlara dayanıyor. Ülkenin düşük işletme maliyetleri ve stratejik konumu, rakiplerinin önüne geçmesine olanak tanıyabilir. Değirmen endüstrisine bağımsız danışman olarak hizmet veren Fabien Varagnac, konuya ilişkin olarak, “Stratejik açıdan bakıldığında, Suudi Arabistan’daki un değirmenleri çok iyi bir konumda. Kızıldeniz ve Körfez'e doğrudan bağlantıları var ve iyi bir liman altyapısına sahipler. Ayrıca ucuz enerji ve son teknoloji ekipmanları sayesinde fiyat ve maliyet açısından oldukça rekabetçi olacaklar.” yorumunda bulundu.
Ancak Suudi Arabistan, un sanayisinde kamudan özel sektöre geçiş sürecinde karşılaşacağı zorluklarla mücadele etmek zorunda kalacak. Varagnac, “Suudi Arabistan’daki un değirmenleri uzun bir süredir kamu sektörüne bağlı bir ortamda faaliyet gösteriyor. Rekabetle henüz tanışmadılar. Bu yüzden bu büyük bir zorluk olacak. Yine de, çok fazla yatırım yapıyorlar ve dünya çapında üst düzey yetenekleri işe alıyorlar. İç süreçlerini geliştirmek zaman alacak, ancak gerekli uzmanlığı edinmek için çalışıyorlar.” dedi.
UN İHRACATINA YEŞİL IŞIK
Suudi Arabistan hükümetinin buğday alımları üzerindeki kontrolleri ne zaman ve hangi şartlarda gevşeteceği konusunda kesin bir açıklama yapılmamış olsa da, komşu ülkelerdeki değirmenler bu durumu yakından izliyor.

Geçtiğimiz kasım ayında, Suudi Arabistan Gıda Güvenliği Genel İdaresi, lisanslı un değirmeni şirketlerinin, uluslararası pazarlara un ihraç etmelerine izin verme kararı aldı. Bu karar, Suudi Arabistan Krallığı'nın 2030 Vizyonu kapsamında 2021 yılında un değirmenlerin özelleştirilmesinin ardından geldi.
Suudi Arabistan, başta su kıtlığı olmak üzere sınırlı yerli üretim kapasitesi sebebiyle tahıl ve yem talebini karşılamak için büyük ölçüde ithalata bağımlı. Ülkede yaklaşık 1 milyon ton buğday, 500 bin ton arpa ve 1 milyon ton mısır üretiliyor. Yıllık ortalama 5 milyon ton mısır; 3,5 milyon ton ekmeklik buğday ve 4 milyon ton arpa ithal ediliyor. 2024-2025 sezonunda Suudi Arabistan’ın buğday ithalatının 4,25 milyon ton seviyesine ulaşması bekleniyor. Suudi Arabistan tahıl endüstrisinin ana aktörlerinden ARASCO’nun Tahıl Tedarik Müdürü Anis Alam, Değirmenci’ye yaptığı açıklamada, ülkenin 5 milyon tonu aşan buğday öğütme kapasitesine sahip olduğunu söyledi.