BLOG

Dünya Bankası, FAO ve WFP’den kritik çağrı: Tahıl depolama sistemleri yenilenmeli

22 Temmuz 20255 dk okuma

Dünya Bankası, Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) ve Dünya Gıda Programı (WFP) tarafından yayımlanan ortak bir rapor, gelişmekte olan ülkelerde tahıl rezervlerinin yeniden yapılandırılmasına yönelik kapsamlı bir çağrı niteliği taşıyor. Rapor, modernize edilmiş silo altyapısının hasat sonrası kayıpları azaltmak, tahıl piyasalarını istikrara kavuşturmak ve uzun vadeli gıda sistemlerinin dayanıklılığını güçlendirmek için kritik önemde olduğunu vurguluyor.

Jeopolitik gerilimler, iklimsel bozulmalar ve piyasa istikrarsızlığı gibi birbiriyle bağlantılı krizlerin etkisiyle küresel gıda güvencesizliği artıyor. Dünya Bankası, FAO ve WFP tarafından hazırlanan “Gıda Güvencesini Güçlendirmek İçin Stratejik Tahıl Rezervlerini İyileştirme” başlıklı rapor, hükümetleri ve kalkınma kuruluşlarını stratejik tahıl rezervlerine (SGR) yönelik yaklaşımlarını yeniden gözden geçirmeye ve modernize etmeye davet ediyor. Bu rezervlerin, gıda krizlerine hazırlıklı olmanın temel bileşeni olarak değerlendirilmesi gerektiği belirtiliyor.

Rapor, özellikle tedarik zincirinde aksamalar yaşayan ve ithalata bağımlı olan ülkelerde, stratejik tahıl rezervlerinin nasıl daha etkili tasarlanabileceği, yönetilebileceği ve daha geniş kapsamlı gıda güvenliği sistemlerine entegre edilebileceğine dair kapsamlı bir analiz sunuyor.

Son yıllarda gıda güvencesi sorunu keskin bir artış gösterdi. 2024 yılında 74 ülkede 343 milyon kişi akut gıda güvencesi problemi yaşadı. Bu rakam pandemi öncesinin iki katı. Çatışmalar, iklim felaketleri ve ekonomik şoklar, açlık risklerini daha da artırırken, ihracat kısıtlamaları ve tedarik zinciri aksamaları piyasaları istikrarsızlaştırıyor.


Etkili şekilde yönetildiğinde, stratejik tahıl rezervleri kriz dönemlerinde kritik bir tampon işlevi görebilir. Bu rezervler, gıda kıtlıklarının önüne geçilmesine yardımcı olabilir, kırılgan bölgelerde gıda erişimini güvence altına alabilir ve acil durum müdahalelerini destekleyebilir. Ancak raporda vurgulandığı gibi SGR’ler, açık ticaret, özel sektör katılımı ve hedefli sosyal destek ağları gibi daha geniş gıda güvenliği çerçevelerine entegre edilmeli. Raporda şu ifade yer alıyor: “SGR’ler küçük, sade ve akıllı olmalı—piyasaların yerini almak için değil, şoklar karşısında dayanıklılığı artırmak için tasarlanmalıdır.”

SİLOLAR ESKİDİ, RİSKLER ARTTI

Rapor, düşük ve orta gelirli ülkelerde tahıl silolarının kullanımıyla ilgili mevcut duruma dair çarpıcı bir değerlendirme sunuyor. Özellikle Afrika, Asya ve Doğu Avrupa'nın bazı bölgelerinde kamu ve özel sektör tahıl depolama sistemlerindeki ciddi verimsizliklere dikkat çekiliyor. Rapora göre eski altyapılar ve zayıf yönetim uygulamaları, bazı bölgelerde hasat edilen tahılların %30’una varan kayıplara neden oluyor. Gelişmekte olan ülkelerde tahıl depolama kapasitesini zayıflatan üç temel yapısal sorun şu şekilde sıralanıyor: 

  • Yetersiz Yatırım ve Eskiyen Silolar: Birçok ülkenin ulusal silo sistemi 1960–1980 yılları arasında bağışçı fonları ya da devlet yatırımlarıyla inşa edildi. Bugün bu altyapının büyük kısmı bakım eksikliği ve teknolojik yenilemeden yoksun durumda.
  • Amaçla Uyuşmayan Politikalar: Silo altyapıları çoğunlukla siyasi hedefler veya gıda fiyat istikrarını sağlamak için kullanılıyor; oysa şeffaf ve etkin bir tedarik zinciri veya ulusal gıda rezerv stratejisine entegre edilmemiş durumda.
  • Piyasada Parçalı Koordinasyon: Stratejik tahıl rezervlerinin çoğunu elinde bulunduran kamu ile özel tüccarlar ve çiftçiler arasındaki zayıf ilişki ve koordinasyon, verimliliğin azalmasına ve düşük doluluk oranlarına yol açıyor. Bazı ülkelerde, hasat döneminde dahi siloların doluluk oranı %40’ın altında kalıyor.

TAHIL DEPOLAMADA MODERNİZASYON, REFORM VE İŞ BİRLİĞİ ÇAĞRISI

Bu yapısal zayıflıkları gidermek için Dünya Bankası, FAO ve WFP, modernizasyon, kurumsal reform ve özel sektör katılımını temel alan çok ayaklı bir strateji öneriyor:

  • Mevcut Siloların Rehabilitasyonu ve Yeniden Donatılması: Yeni büyük ölçekli yapıların inşası yerine, mevcut tesislerin havalandırma, ısı kontrolü ve envanter sistemleriyle iyileştirilmesi birçok ülke için daha verimli bir yaklaşım olabilir.
  • Dijital Teknolojilerin Kullanımı: Siloların, ulusal e-ihale sistemleri ve emtia borsalarıyla entegre edilmesi şeffaflığı artırabilir ve israfı azaltabilir.
  • Risk Tabanlı Planlama: Siloların, iklim dirençli gıda güvenliği sistemlerinin bir parçası olarak değerlendirilmesi gerektiği belirtiliyor. Örneğin, sel veya kuraklık riski olan bölgelerde yatırım yapılmaması sistemik şokları önleyebilir.
  • Kamu-Özel İşbirliği Modelleri: Devlet tekelinden rekabetçi kiralama modellerine veya kamu-özel ortaklıklarına geçiş, operasyonel verimliliği artırabilir ve kamu bütçesine binen yükü azaltabilir.


TAHIL REZERVLERİ İÇİN 10 İLKE 

Rapor, stratejik tahıl rezervlerinin etkili yönetimi için şu 10 temel ilkeyi sunuyor:

Net Hedefler, Çakışmayan Amaçlar: SGR’ler çok sayıda ya da çelişkili amaca hizmet etmemeli; ana işlevi acil gıda müdahalesidir.

Mali Disiplin: Büyük rezervler bulundurmak pahalıdır. Ülkeler daha küçük, ihtiyaca uygun rezervler tutmalı ve operasyon maliyetlerini azaltmalıdır.

Doğru Boyutta Stoklar: Aşırı stokl piyasayı bozar, yetersiz stoklar ise kriz anında işe yaramaz.

Piyasa İstikrarsızlıklarını Önleme: SGR’ler fiyatları kontrol etmek için değil, arz kesintilerini hafifletmek için kullanılmalıdır.

Akıllı Alımlar: Açık ihaleler ve küçük çiftçilerden hedefli tedarik maliyetleri azaltır, kırsal ekonomiyi destekler.

Verimli Stok Çıkışı: Piyasa kanalları (örneğin açık artırmalar, emtia borsaları) kullanılarak şeffaf ve hızlı müdahale sağlanmalıdır.

Sosyal Güvence Programlarına Entegrasyon: Piyasaların zayıf olduğu yerlerde, okul yemekleri ve gıda karşılığı çalışma programlarına destek verilmelidir.

Ticaretle Uyumlu Politikalar: Ticaret akışını destekleyecek şekilde tasarlanan SGR’ler, ithalat engellerinin kaldırılmasıyla daha etkili olur.

Modern Altyapı Yatırımları: Silo, depo ve dijital izleme sistemleri (örneğin IoT) ile kalite korunmalı, kayıplar azaltılmalıdır.

Etkili Yönetişim: Şeffaflık, net kurumsal roller ve güçlü iletişim, kamu güveni ve operasyonel verimlilik için esastır.

ÜLKE VE BÖLGE DENEYİMLERİNDEN DERSLER

Rapor; Etiyopya, Ukrayna, Vietnam, Bangladeş, Hindistan, Filipinler, Gana, Zambiya ve Özbekistan gibi ülkelerden elde edilen örnek vakalarla politika yapıcılara pratik dersler sunuyor. Örnek olarak:

  • Hindistan’ın özel sektör kiralama modeli, silo bakım ve kalite standartlarını yükseltti.
  • Etiyopya’da, merkezi alım sistemi ve yetersiz yol altyapısı silo verimliliğini sınırlıyor.
  • Ukrayna’nın entegre lojistik ve silo-liman bağlantısı, ihracat odaklı tahıl ticareti için örnek.

Her ne kadar Batı Afrika Devletleri Ekonomik Topluluğu (ECOWAS) Bölgesel Gıda Güvenliği Rezervi gibi bölgesel rezerv yapıları bulunsa da, bu sistemlerin etkinliği koordinasyon ve güven sorunları nedeniyle sınırlı kalıyor. Rapor, bu nedenle ülke düzeyindeki stratejik tahıl rezervlerinin hâlen en güvenilir araç olduğunu vurguluyor. Bölgesel iş birliğinin erken uyarı sistemleri ve kapasite geliştirme açısından önemli bir tamamlayıcı işlevi olabileceği belirtiliyor.

Rapor, SGR’lerin daha geniş bir gıda güvenliği stratejisinin sadece bir parçası olması gerektiğini vurguluyor. İyi tasarlanmış ve mali açıdan dikkatli yönetilen tahıl rezervleri, arz şokları ve tedarik aksamaları gibi geçici durumlarda gıda erişimini dengelemek için etkili araçlar olabilir. SGR’ler, sadece uzun vadeli fiyat istikrarı sağlama hedefi taşımamalı; kırsal direnci artıran, tarımsal verimliliğe yatırım yapan ve hedefli sosyal güvenlik ağlarını destekleyen politikalarla birlikte çalışmalıdır. Rapordaki ifadeyle, “SGR’ler küçük, sade ve akıllı olmalı. Her ülkenin kendi kapasitesine uygun, maliyet etkin ve piyasayla uyumlu bir şekilde yönetilmelidir.”

Haberler Kategorisindeki Yazılar
03 Nisan 20242 dk okuma

La Nina, Arjantin'de tahıl üreticilerini endişelendiriyor

10 Şubat 20201 dk okuma

Atta unu üretmek için kompakt çözüm: PesaMill

Atta unu için AlPesa öğütme sistemi Farklı buğdaylardan üretilen Atta unu; Hindistan, Pakistan ve...

08 Ağustos 20181 dk okuma

AFRİKALI DEĞİRMENCİLERE KANSAS'TA UYGULAMALI EĞİTİM

Amerikan Buğday Birliği (The U.S. Wheat Associates), Nijeryalı ve Güney Afrikalı değirmencilerin ...