BLOG

Çin’in 10 yıllık tarım planı küresel dengeleri değiştirecek

16 Nisan 20253 dk okuma

Çin, tarım sektörünü küresel ölçekte daha güçlü ve dirençli bir yapıya kavuşturmak amacıyla kapsamlı bir 10 yıllık plan hayata geçiriyor. Çin resmi devlet haber ajansı Xinhua tarafından duyurulan bu strateji, 2035 yılına kadar istikrarlı ve kendine yeterli bir gıda arzı hedefliyor. Plan, tarımın modernleştirilmesi, teknolojik yeniliklerin hızlandırılması ve kırsal ekonomilerin canlandırılması gibi başlıkları öne çıkarıyor. Çin, bu hamleyle artan küresel belirsizliklere karşı gıda güvenliğini sağlamlaştırmayı amaçlıyor.

Çin Tarım ve Kırsal İşler Bakanlığı’nın verilerine göre, ülke 2024 yılında 700 milyon tonun üzerinde rekor bir tahıl üretimi gerçekleştirdi. Yeni strateji ise bu üretim kapasitesini 2027’ye kadar kalıcı hale getirmeyi ve özellikle pirinç ve buğday gibi temel ürünlerde kendine yeterliliği artırmayı hedefliyor. Aynı zamanda Çin’in Brezilya ve ABD gibi büyük tedarikçilere olan bağımlılığını azaltmak için ithalat kaynaklarını çeşitlendirmesi de planın öncelikli hedefleri arasında.

STRATEJİK ÖNCELİKLER 

Plan, sadece üretimi artırmakla sınırlı kalmıyor; gıda güvenliğini çok boyutlu bir yaklaşımla ele alıyor. Pirinç ve buğday üretiminin istikrarını sağlamaya öncelik veren strateji, aynı zamanda kök sebzeler, karışık tahıllar ve kanola gibi yağlı tohumların bölgesel koşullara uygun biçimde üretimini teşvik ediyor. Yenilebilir yağ arzını genişletmek için çay yağı ve hayvansal yağ üretiminin artırılması da hedefleniyor.

Tarımda biyoteknolojik ilerlemeler de planın önemli ayaklarından biri. Yüksek verimli ve yüksek yağ oranına sahip soya fasulyesi çeşitlerinin geliştirilmesi ile tuz-alkali topraklarda yetişebilecek dayanıklı bitkilerin üretimi öne çıkıyor. Bu sayede verimsiz kabul edilen arazilerin tarıma kazandırılması hedefleniyor.

Çin, tarımsal araştırma altyapısını güçlendirmek, temel bilimsel çalışmaları desteklemek ve öncü tarım teknolojisi şirketlerini teşvik etmek suretiyle teknoloji alanındaki açığını kapatmayı hedefliyor. Tohum teknolojisi ve mekanizasyon gibi alanlarda devam eden yatırımlar da bu hedefe hizmet edecek.

JEOPOLİTİK RİSKLERE VE İKLİM KRİZİNE KARŞI DİRENÇLİ TARIM 

Plan, aynı zamanda Çin’in karşı karşıya olduğu iç ve dış kaynaklı zorluklara da yanıt niteliğinde. ABD ile artan jeopolitik gerilimlerin yanı sıra, yavaşlayan ekonomi ve iklim değişikliğinin etkileri, Çin’i daha dirençli bir tarım sistemi inşa etmeye yönlendiriyor. Son yıllarda yaşanan aşırı hava olayları – seller ve kuraklıklar – bu ihtiyacın ne kadar acil olduğunu gözler önüne serdi. FAO’nun 2024 tarihli raporuna göre, iklim dalgalanmaları küresel gıda tedarik zincirleri için ciddi tehdit oluşturuyor ve bu da Çin’in yerli üretime verdiği önemin nedenlerini güçlendiriyor.

ULUSAL GIDA GÜVENLİĞİ KUŞAKLARI KURULACAK

Yüksek oranda ithalata dayalı olan Çin gıda sisteminde, özellikle soya fasulyesi gibi ürünlerde Brezilya ve ABD’ye olan bağımlılık, son yıllarda ciddi bir güvenlik riski olarak değerlendiriliyor. Bu nedenle plan, ulusal gıda güvenliği sanayi kuşakları oluşturarak temel tarım ürünlerinin üretimi ve lojistik süreçlerini daha entegre ve verimli bir yapıya kavuşturmayı da içeriyor.

Çin’in 2035 vizyonu, yalnızca ülke içindeki gıda arz güvenliğini artırmakla kalmayıp, küresel tarım arenasında da daha bağımsız ve teknolojik bir aktör olma hedefini yansıtıyor.



Etiketler
#Çin #Çin tarım
Haberler Kategorisindeki Yazılar