Avrupa Birliği, Moskova’nın, “Batı'nın Rusya'ya yaptırımları, küresel bir gıda krizini tetikliyor.” söylemine karşı ‘gıda diplomasisi’ atağına geçti. AB hem yaptırımların gıda ticaretini hedef almadığını dünyaya anlatacak hem de yükselen tahıl fiyatlarından en çok etkilenen Kuzey Afrika ve Ortadoğu ülkelerine malî yardım yapacak.

Dünyanın en önemli tahıl ihracatçıları arasında yer alan Rusya ve Ukrayna arasındaki savaş, hem Karadeniz’den buğday arzında daralmaya hem de tahıl fiyatlarının tarihi zirvelere çıkmasına yol açtı. Bu durum, rekabetçi fiyatlar sebebiyle Ukrayna ve Rus buğdayının en büyük alıcıları konumundaki Ortadoğu ve Kuzey Afrika’daki ülkelerde gıda paniğini tetikledi, bu ülkelere ek maliyet getirdi. Rusya, bunun, Batı’nın kendisine yönelik yaptırımlarının bir sonucu olduğunu savunuyor. Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin geçtiğimiz günlerde yaptığı bir açıklamada söz konusu yaptırımlarının küresel bir gıda krizini tetiklediğini ve enerji fiyatlarını hızla tırmandırdığını söyledi. Brüksel ise Rusya'nın gıda kriziyle ilgili söylemelerini dezenformasyon olarak görüyor ve AB'nin Rusya ile gıda ticaretine herhangi bir kısıtlama getirmediğine dikkat çekiyor.

Gıda güvensizliğinin Ortadoğu ve Kuzey Afrika’daki kırılgan ülkelerde küskünlüğe neden olduğunu gören AB, Rus söylemine karşı ‘gıda diplomasisi’ atağına geçti. Reuters’a konuşan bir Avrupa Birliği diplomatı, bu ülkelerdeki ‘küskünlüğün’, AB’nin nüfuzuna karşı potansiyel bir tehdit oluşturduğunu, "gıda diplomasisi" ile bu tehdidin üstesinden gelmeyi planladıklarını söyledi.

MASADA ‘KÜRESEL GIDA DAĞITIM MEKANİZMASI’ KURULMASI VAR

Bu kapsamda 27 üyeli Birlik, tahıl arzındaki daralmanın etkisini azaltmak için uluslararası çabaları artırmak istiyor. AB, bu konuda BM Dünya Gıda Programı ile birlikte hareket etmeyi planlıyor. Ancak bu noktada farklı teklifler gündemde. Birliğin ağır toplarından Fransa, yoksul ülkeler için küresel bir gıda dağıtım mekanizması kurmayı düşünürken, Macaristan ise AB’nin iklim değişikliği ile ilgili hedeflerini revize ederek birliğin tarımsal üretimini artırmasını önerdi.

Reuters’a konuşan AB yetkilileri, Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü'nün (FAO) bir gıda ithalat finansmanı programı oluşturmayı düşündüğünü de aktardı. Ancak FAO Genel Direktörü Qu Dongyu ile küresel gıda güvencesizliği konusunda işbirliğinin "zorlu" olduğu, AB'nin FAO'yu hızlı hareket etmeye zorladığı aktarıldı.

Avrupa Birliği (AB) Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikaları Yüksek Temsilcisi Josep Borrell, pazartesi günkü AB dışişleri bakanları toplantısı sırasında yaptığı açıklamada, Rusya'nın Ukrayna limanlarına saldırıp, buğday depolarını bombalayarak Ukrayna'nın tarım ürünlerini dünya pazarlarına sevk etmesini zorlaştırdığını söyledi. Bu açıklama da, AB’nin ‘gıda diplomasisi’ atağının bir parçası olarak değerlendiriliyor.

Buğday ihracatını kısıtlayan Rusya, geçtiğimiz günlerde Ukrayna'da çok sayıda yakıt depolama tesisini bombaladı. AB yetkilileri, buğday silolarının dolu olmasına rağmen, Ukrayna'nın yakıt sıkıntısı nedeniyle ihracat yapamayacağını söylüyor. Yetkililer, AB'nin Polonya üzerinden Ukrayna tahıl ihracatını kolaylaştırmaya çalıştığını, Ukraynalı çiftçilere de yakıt dağıtımını desteklediğini aktardı.

KUZEY AFRİKA VE ORTADOĞU’YA MALÎ YARDIM

AB, ‘gıda diplomasisi’ kapsamında Karadeniz tahılındaki arz darlığından en çok etkilenen ülkelere de malî destek sağlıyor. AB, geçen hafta Kuzey Afrika ve Ortadoğu'ya 225 milyon euro (244 milyon dolar) yardım yapacağını duyurdu. Bu paranın yaklaşık yarısı, bölgedeki en büyük ülke olan Mısır'a yönlendirilirken, Lübnan, Ürdün, Tunus, Fas ve Filistin 15 ila 25 milyon avro arasında acil durum fonu alacak. AB, Batı Balkan ülkelerine de 300 milyon avroluk ek tarım desteği sağlayacak.