10 milyar dolar değere ulaşan küresel endüstriyel enzim pazarı dikkat çekiyor. LIVZYM Biyoteknoloji Yönetim Kurulu Başkanı ve Genel Müdürü Dr. Serdar Uysal, endüstriyel enzim pazarının 2 milyar dolarlık kısmının Türkiye ve yakın coğrafyasında yer aldığını kaydetti.
LIVZYM Biyoteknoloji Yönetim Kurulu Başkanı ve Genel Müdürü Dr. Serdar Uysal, yaptıkları yatırımla biyoteknoloji alanında yılda 1 milyar dolara yaklaşan enzim ihracatına imza atmayı hedeflediklerini açıkladı.
Uysal, endüstriyel enzim pazarını büyük ölçüde bölüşen ülkelerin Danimarka, Hollanda, Almanya, ve ABD olduğunu söyledi. Bugün 10 milyar dolar değerindeki küresel endüstriyel enzim pazarının 2 milyar doları Türkiye ve yakın coğrafyasında yer aldığını belirten Uysal, Türkiye’nin enerji başta olmak üzere cari açığını büyüten ithal kalemlerinde yerli üretim seferberliğine devam ettiğini kaydetti.
Uysal, sözlerini şöyle sürdürdü: “Teknolojiden petrokimyaya, aşı ve ilaçtan otomobil ve savunmaya onlarca farklı alanda yürütülen bu sürecin önemli aktörlerinden biri de enzim. Türkiye’de gıda sektöründe kullanılan enzimin önemli bir kısmının üretimiyle birlikte, ülkemiz ithalatını önemli ölçüde ikame etmek mümkün. LIVZYM olarak hedefimiz bölgemiz ve yakın coğrafyamızdaki 2 milyar dolarlık pazarın ihtiyacının yarısını karşılarken Türkiye’yi ihracatçı ülkeler arasında konumlandırmak. Türkiye’yi biyoteknoloji alanında geleceğe taşıyacak üretim tesislerinden birisi olmak üzere yola çıkan LIVZYM, yılda 1 milyar dolara yaklaşan enzim ihracatına da imza atacak. Uzun Ar-Ge ve hazırlık sürecimizi güçlü bir altyapıyla üretime dönüştürdük ve sadece pazara çıktığımız bu yıl 1 ila 1,5 milyon dolar civarında satış yapmayı hedefliyoruz.”
“Endüstriyel Biyoteknoloji kapsamında ele alınan enzim teknolojisinin keşfi 19. yüzyılın son çeyreğine denk geliyor. Gıda, deri ve kişisel bakım/kozmetik, tekstil, kağıt, tatlandırıcı, yem ve kimya alanlarında kullanılan endüstriyel enzim, pandemiyle birlikte daha çok gündeme gelen sürdürülebilirlik ve dünyanın geleceği için de büyük bir önem taşıyor.” yorumunu yapan Uysal şunlara vurgu yaptı:
“Öyle ki sürdürülebilir ve çevre dostu ekonomiler üretimde artık kimyasalların yerine enzimleri tercih ederken, bu durum endüstriyel enzim pazarının hızlı bir ivmeyle büyümesinin öncelikli sebebi. Enzimin en önemli uygulamalarından birisini oluşturduğu endüstriyel biyoteknoloji bugün nanoteknoloji ve genetik bilimleriyle birlikte çalışırken, gıdadan tarıma, hayvancılıktan tıbba, enerji ve kimyadan çevre ve sürdürülebilirliğe onlarca farklı alanda etki yaratıyor ve dünyanın geleceğini en çok etkileyecek endüstrilerin başında geliyor.”
Gıda sektöründe enzimler çoğunlukla; nişasta, fırıncılık, süt ve meyve suyu endüstrilerinde değerlendirildiğini belirten Uysal, “Ayrıca deterjan endüstrisi başta olmak üzere, tekstil, deri, kağıt, yem endüstrileri, biyoyakıt üretimi ve kişisel bakım sektörü gibi pek çok alanda da kullanılıyor.” açıklamasında bulundu.