BLOG

‘İthalat zorlaştı, birçok tarım ürününü içeriden üretebiliriz’

10 Eylül 20181 dk okuma

Türkiye Ziraat Odaları Birliği Başkanı Şemsi Bayraktar, “Her zaman yerli üretimin desteklenmesi, ithalata prim verilmemesini savunduk. İthalatın TL karşılığı artık ateş pahası oldu. Çiftçimiz daha fazla desteklenirse, birkaç istisna hariç ithalata gerek kalmaz” dedi.

Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, döviz kurlarının geldiği noktada tarımda ithalat yapmanın artık cesaret isteyeceğini söyledi. Bayraktar yaptığı açıklamada, “Döviz kurları bu seviyedeyken, ülkemiz dış ticaret açığı kaynaklı bir cari açık problemi yaşıyorken, iç üretim artırılmalı, ithalattan kaçınılmalıdır. Daha fazla üretmek zorundayız. Bunun içinde mazot, gübre, ilaç, tohum ve yem gibi girdilerde çiftçiye verilen destek artırılmalıdır” dedi.

TZOB Başkanı Bayraktar yaptığı açıklamada, tarım, hayvancılık ve balıkçılıkta, 2017’de yapılan 9 milyar 50,5 milyon dolarlık ithalatın TL karşılığı 32 milyar 984,6 milyon lira olduğu söyledi. Bayraktar, bu ithalatın 17 Ağustos 2018 kuruyla karşılığının ise 54 milyar 350,1 milyon lirayı bulduğunu, dünya fiyatları aynı kalsa ve aynı miktarda ithalat yapılsa bile ithalatın TL karşılığının 21 milyar 365,5 milyon lira artacağına dikkat çekti. Döviz kurlarının yükselmesiyle dışarıdan ithalatın daha pahalı hale geldiği kaydedilen açıklamada, bunun yapılan ithalatı düşüreceği, hatta birçok üründe durma noktasına getireceğinin altı çizildi.

“İTHALATA DEVAM ETMEK ENFLASYONU DA ARTIRACAKTIR”

Her zaman yerli üretimin desteklenmesi, ithalata prim verilmemesini savunduklarını, ithalatın TL karşılığının artık ateş pahası olduğunu bildiren TZOB Başkanı şu değerlendirmeyi yaptı: “Döviz kurları bu seviyedeyken, ülkemiz dış ticaret açığı kaynaklı bir cari açık problemi yaşıyorken, ithalattan kaçınılmalı, iç üretim artırılmalıdır. Ülkemiz, ithalata gerekenin çok üzerinde bir kaynak aktarmamalıdır. Ayrıca bu döviz kuru seviyelerinden tarımda ithalata devam etmek enflasyonu da artıracaktır. İthal edip katma değer yaratarak dışarıya sattığımız pamuk, buğday, ayçiçeğinden elde edilen gıda ve giyim ürünlerinde ithalat fiyatlarından kaynaklı maliyetler artacaktır. Bu durum ihracatta da rakiplerimizle rekabet etmemizi olumsuz yönde etkileyecektir. Bu ortamda üretimi artırmaktan, ithal edilen ürünlerde iç piyasaya yönelmekten başka çare yoktur. İthal ettiğimiz pek çok ürünü kendimiz üretebiliriz. Bu noktada çiftçimizi üretime teşvik edecek politikaların daha çok benimsenmesi gerekiyor. Ülkemiz, tarımda olağanüstü çeşitlilik, zenginlik sunan bir coğrafyaya sahiptir. Kahve, kakao, palm yağı gibi tropikal bölgelerde üretilen birkaç istisnai ürün hariç hemen her ürünü üretebilecek potansiyelimiz vardır. Çiftçimiz daha fazla desteklenirse, arazi parçalanması, sulama başta olmak üzere yapısal sorunlarımız çözülürse, birkaç istisna hariç ithalata gerek kalmaz”.

Açıklamada, Türkiye’nin tarımsal ürünlerde dışa bağımlı durumdan kurtulması için mazot, gübre, ilaç, tohum ve yem gibi ithal girdiler konusunda çiftçiye sağlanan desteğin artırılması gerektiğinin altı çizildi.

 
Haberler Kategorisindeki Yazılar