BLOG

Emtia borsalarının sağladığı en önemli değer: “Rakibe karşı avantaj”

06 Ekim 201311 dk okuma
“Buğday piyasasında rekabet her geçen gün artıyor. Bu rekabette avantaj sağlayabilmek her üretici ve şirket için önemli. İşte emtia borsalarının üretici ve şirketlere sağladığı en önemli değer de bu: rakibe karşı avantaj! Emtia borsaları sayesinde fiyat beklentileri ve piyasanın talebi görülmektedir. Vadeli işlemlerdeki değişimler, geleceğe yönelik olarak nasıl bir yol izleneceği konusunda da bir fikir verebilmektedir. Bununla beraber üreticiler ve şirketler için önemli bir sigorta mekanizmasıdır. Gelecekte elde edeceğiniz ürünü, bugünden emtia borsasında satarak fiyat değişimine karşı sigorta sağlayabilirsiniz.” Buğday, değirmencilikteki en büyük ve en önemli girdi niteliğindedir. Dolayısıyla buğdayla ilgili en ufak değişim ya da hareket, değirmencilerin üretim süreçlerine ve maliyetlerine yansımaktadır. Bu yüzden de değirmencilerin buğdayla ilgili her türlü gelişmeyi yakından takip etmesi, kendi üretim sürecindeki riskleri minimize etmesi için son derece önemli. Üretim, tüketim ve ticarete dair gelişmeler ile bu gelişmelerle şekillenen emtia borsaları ya da diğer bir deyişle buğday borsaları, değirmenciler için takip edilmesi gereken süreçleri oluşturmaktadır. Ancak günümüzde, özellikle az gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerde, gerek emtia borsaları gerekse emtialarla ilgili süreçlerin takibi tam olarak kavranamamıştır. Dünyadaki belli başlı un üreticileri bu süreçleri takip ederek ciddi kazanımlar edinse de birçok üretici henüz bu süreçlere hakim değil. Eylül ayından bu yana Değirmenci Dergisi’ne buğday piyasalarıyla ilgili değerlendirme yazıları yazan Vadeli İşlem ve Emtia Piyasaları Uzmanı Zafer ERGEZEN’le emtia piyasaları ve borsalarıyla ilgili bir söyleşi yaptık. “Eğer buğday ile ilgili sektörde küresel piyasalara daha fazla entegre olmak ve rekabette avantaj sağlamak istiyorsanız, emtia borsaları bu kapıyı açan önemli araçlardan birisidir.” diyen ERGEZEN, emtia borsalarının önemini, piyasadaki gelişmelerin ve borsalarının neden yakından takip edilmesi gerektiğini ve bu takibin firmalara ne tür kazanımlar sağladığını dergimiz okurları için anlattı. Sayın Ergezen, Eylül 2013 tarihinden bu yana Değirmenci Dergisi’nde emtia piyasaları hakkında bilgilendirme ve değerlendirme yazıları yazıyorsunuz. Peki nedir emtia piyasaları ve neden önemlidir? Klasik ifadeyle emtia piyasaları, temel bir ürünün el değiştirmesi olarak kabul edilir. Her yıl dünya üzerinde pek çok emtia el değiştiriyor. Yediğimiz yiyecekten giydiğimiz giysiye, kullandığımız arabadan içtiğimiz ürünlere kadar pek çok şey aslında bu el değiştirmelerden biri. Emtia piyasaları zamanla o kadar çok büyüdü ki artık bunları belli kurallar ve yaptırımlar çerçevesinde sağlama ihtiyacı oluştu. Bu ürünlerin sağlıklı bir piyasada el değiştirmesini sağlamak için de emtia borsaları kuruldu. Emtia borsaları, kalitesi ve miktarı standart olan ürünlerin, hukuki korumaya alınmış kontratlar çerçevesinde anlık veya vadeli olarak alınıp satıldığı yerlerdir. Dünyanın neresinde olursanız olun, belli bir kalite ve miktardaki ürün için elinizde bir gösterge fiyat oluşmaktadır. Böylece ülkeler arasındaki mal değişimi artmakta ve üreticiler için yeni fırsatlar da ortaya çıkmaktadır. Bir fabrika veya değirmen, dünya borsalarındaki fiyatı izleyerek en ucuz ve/veya yüksek kalitedeki ürüne en kısa sürede ulaşabilmektedir. Sonuç olarak emtia borsaları, rekabetin arttığı bir dünyada hem fiyat hem de kalite anlamında alıcı ve satıcıların temel alacağı bir gösterge haline dönüşmüştür. Buğday ülke içerisinde pahalı satılıyorsa nereden daha ucuza temin edebileceğinizi bilirsiniz. Veya ülke içerisinde pahalı olup olmadığını... Fakat emtia borsalarının, sadece gösterge ve standart işlemlerini hukuki bir yapı içerisinde gerçekleştirme görevi yoktur. Aynı zamanda üretici ve fabrikaların faaliyetlerini hedge etmek için de önemli bir araçtır. Emtia borsalarındaki vadeli işlemler ve türev ürünleri sayesinde artık daha sağlıklı risk yönetimi yapılabilmektedir. Bu sayede emtia borsalarını araç olarak kullanan firmalar, hem fiyat avantajı yakalayabiliyor hem de risklerini minimize ediyorlar. Böylece günümüzde artan rekabet içerisinde bir adım ön geçebiliyorlar. Dünya emtia piyasalarının (buğday piyasalarının) işleyişi nasıldır? Piyasanın gidişatını hangi oyuncular, nasıl belirliyor? Emtia piyasaları, temelde arz ve talep dengesi üzerinde çalışmaktadır. Buğday piyasaları da aynı temele dayanıyor. Üretim ve tüketim dinamiği sayesinde arz ve talep miktarları belirleniyor. İthalatçı ve ihracatçı ülkeler, bu temel dinamiğe göre birbirinden ayrılır. Her ürün için standart bir kalite ve miktar belirlenmiştir. Emtia borsalarında satılabilecek olan her ürün teker teker kontrolden geçirilmektedir. Aynı zamanda emtia borsalarındaki kontratlar, hukuki nitelikte icra edilebilir olarak düzenlenmektedir. Kısaca emtia piyasalarındaki işlemler, standart ve daha hukuki bir çerçeve içine alınmıştır. Bir ürünü spot piyasada da alabilirsiniz veya vadeli olarak da işlem yapabilirsiniz. Çoğunlukla fiziki bir el değiştirme olmaz. Alınan kontratların birçoğu vadesinden önce el değiştirir veya kapatılır. Bu niteliği nedeniyle aslında spekülatif işlemlere de oldukça açıktır. Zaten günümüzde pek çok yatırım bankasının ve yatırım fonunun emtia borsalarındaki işlemlerinin artması, bu gerçekle açıklanabilir. Emtia piyasalarında ülkeler önemli birer aktörken, emtia borsalarında yatırımcılar ve şirketler önemli rol oynamaktadır. Buğday piyasası, özellikle gelişmekte olan ve az gelişmiş ülkeler açısından oldukça önemlidir. Çünkü bu ülkelerin temel gıda ihtiyacı, buğday temelli ürünlere dayanıyor. Bu nedenle buğday piyasasının diğer emtia piyasalarına göre daha yüksek hacimli ve kontrollü olduğunu söylemekte fayda var. Bu çerçevede buğday piyasasının yönünü belirleyen temel etkeni, aslında geleceğe dönük beklentiler oluşturuyor. Her ay buğday piyasalarını etkileyecek üç temel rapor yayınlanmaktadır. Bunlar ABD Tarım Bakanlığı (USDA), Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Organizasyonu (FAO) ve Uluslararası Hububat Komisyonu (IGC) tarafından yayınlanan raporlardır. Değirmenci Dergisi için yazdığım yazılarda bu üç kurumun tahminlerinin analiz edilmesinin nedeni de böylece ortaya çıkmaktadır. Kısa vadeli spekülatif hareketler olsa da uzun vadeli trend her zaman temel ekonomik dinamikler ve beklentilere göre şekilleniyor. Bu nedenle emtia piyasalarında işlem yapılırken kısa vadeli değişkinlerden ziyade beklentilerin ne olduğunu anlamak önemlidir. Fakat bundan daha önemlisi ise beklentileri değiştirecek olan gelişmeleri tanıyabilmektir. Bu nedenle Değirmenci Dergisi’ndeki yazılarımızla, buğday ve un piyasasındaki üreticilere, beklentiler ve gelişmeler çerçevesinde yardımcı olmaya çalışıyoruz. Buğday bazında dünya emtia piyasasını takip etmek neden gereklidir? Dünya buğday piyasalarını takip etmek değirmencilere ne gibi artılar sağlar? Türkiye, kendi bölgesinde önemli bir tarım gücü olarak yer alıyor. Buğday üretimi ve tüketimi, birçok ülkeye göre oldukça yüksek ve kendi kendine yeten bir ülke konumunda. Bu çerçevede aslında buğday piyasası özelinde Türkiye’nin oldukça önemli bir yerde olduğunu söylemekte fayda var. Fakat emtia borsalarının aynı derecede etkin olmadığı görülüyor. Bunun bir nedeni aslında emtia borsalarının öneminin yeterince anlaşılamamış olması. İlk sorunuzda da bu konuya değinmiştim. Buğday piyasasında rekabet her geçen gün artıyor. Bu rekabette avantaj sağlayabilmek her üretici ve şirket için önemli. İşte emtia borsalarının üretici ve şirketlere sağladığı en önemli değer de bu: rakibe karşı avantaj! Emtia borsaları sayesinde fiyat beklentileri ve piyasanın talebi görülmektedir. Vadeli işlemlerdeki değişimler, geleceğe yönelik olarak nasıl bir yol izleneceği konusunda da bir fikir verebilmektedir. Zaten daha önce belirttiğim gibi emtia borsalarının en önemli niteliği, emtia fiyatı için bir gösterge niteliği olmalarıdır. Bununla beraber üreticiler ve şirketler için önemli bir sigorta mekanizmasıdır. Buğday fiyatında yaşanan değişimlerden korunmak için kullanılan önemli bir enstrüman olarak görülmektedir. Gelecekte elde edeceğiniz ürünü, bugünden emtia borsasında satarak fiyat değişimine karşı sigorta sağlayabilirsiniz. Günümüzde emtia borsalarının bu özelliği en çok kullanılan araçlardan biri haline dönüştü. Bu açıdan bakıldığında başlıca iki temel faydası bulunmaktadır: fiyat beklentileri ve riskten korunma. Bugün satacağınız ürünün fiyatının, önümüzdeki ay ne olacağı konusunda bir fikriniz yoksa elde edeceğiniz kazanç değişecektir. Veya tam tersi. Bununla beraber satın alacağınız buğdayın iç piyasadaki fiyatı ile yurtdışı fiyatı arasındaki farkı görmek ve yorumlayabilmek de rekabette avantaj sağlayacaktır. Günümüzde artık pek çok değirmenci bunun farkına varıp, emtia borsalarını yakından takip etmeye başladı. Bunu kendi faaliyetlerinin bir parçası olarak görmeliler. Her ticaret sahasında olduğu gibi resmin bütününü görmek önemlidir. İşte buğday piyasası için resmin bütününün okunduğu yer emtia borsalarıdır. Orada fiyat beklentilerini ve talebi görürsünüz. Eğer buğday ile ilgili sektörde küresel piyasalara daha fazla entegre olmak ve rekabette avantaj sağlamak istiyorsanız, emtia borsaları bu kapıyı açan önemli araçlardan birisidir. Hangi boyuttaki firmalar ya da ne tür üretim ve ticaret yapan firmalar, piyasaları daha yakından takip etmelidir? Örneğin; alım ve satım açısından sadece iç piyasaya çalışan firmaların dünya piyasasını takip etmesi gerekli midir? Artık çok daha küresel bir dünyada yaşıyoruz. Japonya’da olan bir olayın etkisini Türkiye’de hissedebiliyoruz. Bu nedenle kimler takip etmeli sorusunun cevabı çok kolay! Eğer bir firma varlığını sürdürmek istiyorsa emtia piyasalarını yakından takip etmek zorunda. İster küçük ölçekli olun ister büyük ölçekli, uluslararası piyasaları ve emtia borsalarını takip etmeden bu piyasada uzun süreli savaşmak mümkün olmayacaktır. Son zamanlarda yaşanan değişim bunu çok daha fazla zorunlu hale getiriyor. Bu değişime sadece üretici ve şirketlerin değil, aynı zamanda devlet kurumları ve piyasa yapıcılarının da ayak uydurması gerekiyor. Yurtiçi emtia borsalarının ve istatistiki raporların da geliştirilmesi gerekiyor. Bunların sağlanması, büyük ve küçük ölçek dahil tüm sektör için yol gösterici olacaktır. Fakat bunun kolay olmadığını görüyoruz. Bu nedenle firmaların kendini güncel tutması ve rekabete ayak uydurmasının en kolay yolu, emtia borsalarını takip etmekten geçiyor. Sadece yurtiçi alım ve satım yapan bir ticaret döngüsü olsa bile fiyatların sadece yurtiçi dengeler ile oluşmadığının bilinmesi gerekir. Fiyat konusundaki beklentiler ve uluslararası fiyatlar bilinmeden yapılacak olan ticaretin şansa dayalı olduğunu tekrar hatırlatmak isterim. Geçmişte birçok büyük firmanın piyasadan çekilmek zorunda kaldığını gördük. Bu firmaların yapmış olduğu işlemler, aslında bilgi eksikliğinden kaynaklanan yanlış kararlardı. Kısaca küresel hale gelen bir ekonomide, firmanın yapmış olduğu ticaret değil, firmanın içinde bulunduğu sektördeki dinamikler de şirket faaliyeti için hayati önem arz etmektedir. Bunun için küçük veya büyük, her ölçekteki firmanın artık uluslararası piyasalardan ve emtia borsalarından haberdar olması gerekiyor. Bugün Çin’de olan bir gelişmenin, emtia fiyatı üzerindeki etkisini ve geleceğe yönelik beklentileri nasıl değiştirdiğini görürseniz, rekabette nasıl avantaj sağladığını da görmüş olursunuz. Özellikle değirmenciler, piyasaları nasıl ve neye göre takip etmelidir? Elde ettikleri üretim ve fiyat bilgilerinden nasıl yararlanabilirler? Değirmenciler için en önemli piyasa, doğal olarak buğday piyasasıdır. Buğday piyasasındaki beklentileri anlamak ve fiyatlar üzerindeki etkisini takip etmek, sektördeki tüm oyuncular için önem arz ediyor. Açıklanan tahmin raporları, fiyat beklentilerinin oluşmasında en önemli belirleyici konumunda bulunuyor. Bu raporlardan elde edilen en temel sonuç, arz ve talep (üretim ve tüketim) yönündeki beklentileri vermesidir. Bu sayede emtia borsalarında hem spot hem de vadeli fiyatlar ortaya çıkar. Burada değirmencilerin dikkat etmesi gereken, hangi vadeye göre üretim faaliyeti yapıyorlarsa, o vadeye uygun emtia borsa ürününü takip etmeleridir. Ayrıca unutulmaması gereken bir konu, emtia borsalarındaki ürünlerin belli bir standarda tabi olmasıdır. Oysa gerçek buğday işlemlerinde çeşitli kaliteler ve farklı nitelikte ürünler bulunmaktadır. O nedenle emtia borsaları, sadece yol gösterici niteliğindedir. Fiyatlar hakkında bir fikir verir, fiyatı söylemez. O yüzden gerçek ticari işlemlerle, emtia borsaları arasındaki ayrımı iyi yapmak gerekir. Daha önce belirttiğim gibi buğday piyasası için önemli olan ve aylık bazda hazırlanan üç adet rapor bulunmaktadır. Değirmenci Dergisi’ndeki yazılarımı da dahil ederseniz dört! (Ergezen burada gülüyor.) Bu raporları yakından takip ederek emtia borsalarındaki fiyat dinamiklerini anlamak mümkündür. Fakat bunun kadar önemli olan diğer bir nokta ise buğday sektöründe yaşanan gelişmelerdir. Örneğin Mısır’da yaşanan gelişmelerin buğday piyasası için öneminin bilinmesi gerekiyor. Bu sayede fiyatların seyri için bir öngörünüz oluşabilir. Mısır, dünyanın en büyük buğday ithalatçısı ülkesidir. Bu ülkenin buğday alımlarını azaltması veya artırması, buğday piyasasındaki fiyatları doğrudan etkilemektedir. İşte aylık olarak yayınlanan raporlar size Mısır’ın en büyük buğday ithalatçısı olduğunu söyler, günlük yaşanan gelişmeler sonucunda size bir öngörü yapma imkanı tanır. Ayrıca sadece geçen seneye göre değişimin değil, önceki tahminlere göre değişimin de önemli bir değişken olduğu unutulmamalıdır. Geçen aya göre üretim tahminlerindeki düşüş, fiyatlarda yükselişi beraberinde getirebilir. Tüm bu konuştuklarımızı toparlamak gerekirse, üretim ve tüketim beklentileri ile beraber sektör haberleri, değirmencinin en iyi dostudur. Üretim ve tüketim beklentilerini bilmek ve sektör haberlerinin bu beklentileri nasıl değiştireceğini öngörmek, rekabette avantajı beraberinde getirecektir. Son olarak bize 2013 yılı genelinde, dünya buğday piyasasının gösterdiği seyir hakkında çok kısa bir değerlendirme yapabilir misiniz? Geçtiğimiz sezona göre buğday rekoltesindeki büyük artış, buğday fiyatlarının Haziran ayından itibaren düşüş trendine girmesine enden oldu. Zaten son 10 yıllık döneme baktığımızda, Haziran ayının buğday fiyatı için bir kırılma noktası olduğunu görüyoruz. Bu sene o kırılımı, fiyat düşüşü ile yaşadık. Bugüne baktığımızda üretim ile ilgili tahminler, buğday piyasası üzerindeki en önemli etken olmaya devam ediyor. Yüksek buğday üretimi tahminlerinin devam etmesi satış baskısını artırırken, buğday stoklarındaki beklenmedik yükseliş de bu eğilimin güçlenmesine neden oluyor. Kasım ayında Aralık vadeli buğday fiyatının, dünya buğday üretimindeki artış beklentisi ve yüksek stok endişeleri arasında destek bulma çabasını izledik. Fakat tüm bu olumsuz tahmin ve endişelere rağmen buğday fiyatı 640 cent/bushel seviyesinin üzerinde tutunmaya devam ediyor. Bunun başlıca nedeni ise güçlü devam eden buğday talebi olarak görülüyor. Özellikle Mısır’ın yeniden buğday alımlarına başlaması, Karadeniz ve Avrupa Bölgesi’ndeki fiyatların yükselmesine yol açtı. Diğer taraftan ilk defa bu sene Çin buğday piyasasında en büyük ithalatçı konumuna doğru ilerliyor. Fakat talebin güçlenmesi şimdilik sadece buğday fiyatının dengelenmesine yol açtı. Yukarı yönlü bir fiyat trendinin başlayabilmesi için daha dengeli bir üretim seviyesine düşülmesi gerekir. Fakat kısa vadede böyle bir değişim şimdilik beklenmiyor. Küresel buğday talebi ile ilgili gelişmeler, bu dönemde çok daha fazla öne çıkacaktır. Bu nedenle Çin ve Mısır’ın yapacağı alımlar, şimdilik talep tarafının ne kadar güçlü kalacağını belirleyecektir. 630-35 cent/bushel bandının Aralık vadeli buğday fiyatı için oldukça kritik bir referans noktası olduğu söylenebilir. Bir çok defa destek ve direnç noktası olan bu seviye, aynı zamanda dört yıllık yükselen trend çizgisinin geçtiği seviye olarak göze çarpıyor. Sayın Ergezen son olarak neler eklemek istersiniz? Özetlemek gerekirse, Türkiye’deki buğday fiyatının emtia borsalarındaki buğday fiyatına benzer bir seyir izlediği görülüyor. Kısaca bugün bahsettiğimiz konular çerçevesinde emtia borsalarının önemi ortaya çıkıyor. Emtia borsalarının takibinin satın alma ve pazarlama sürecine dahil edilmesiyle beraber fiyat ve kar etkinliği de sağlanacaktır. Pazar ve müşteri seçiminde önemli bir araç olabilir. Sadece fiyat göstergesi olarak değil, ayrıca bir risk yönetimi aracı olarak da kullanılabileceğinin unutulmaması gerekiyor. Özellikle yurtdışı alım veya satım faaliyeti bulunan firmaların, emtia borsalarını birer risk yönetimi aracı olarak kullanmaları, kendileri için büyük bir avantaj sağlayacaktır. Böylece fiyat riski minimize edilerek, buğday fiyatlarında hızlı düşüş veya yükselişlere hedge edilmiş olur. Bugün itibariyle küresel bir pazar haline gelen sektör nedeniyle, firmaların istikrarı sağlayabilmeleri, uluslararası dinamikleri anlamalarına da bağlıdır. Fakat dünyada 200 ülkenin olduğu düşünüldüğünde tüm dinamiklerin anlaşılması ve bilinmesi mümkün değildir. İşte emtia borsaları bu noktada yardımcı olmak için ortaya çıkmışlardır. Sektör raporları sayesinde üretim ve tüketim tahminlerinin takip edilmesi, sektör haberleri ile birleşince emtia borsalarını önemli birer araç haline dönüştürmektedir. Okuyucularınız istediği zaman sorularını size yöneltebilirler. Firmalarımızdaki bilgi ve yetkinliğin artması, sadece firmaların kazancı değil, tün sektörün ve piyasanın kazancı olacaktır. Sizin sayenizde buğday ve un sektörü ve değirmen sanayine katkım olabilirse ne mutlu bana.
Röportaj Kategorisindeki Yazılar
07 Haziran 20183 dk okuma

Değirmen sektörü konsolide oluyor, sadece en sağlamlar hayatta kalacak

 “Son on yılda, Avrupa Birliği’ndeki un değirmenlerinin sayısı yaklaşık 3 binden 2 bin 500'ün altın...

20 Ekim 202214 dk okuma

‘Rusya’nın buğday yerine un ihracatına yönelmesi kârlı olmaz’