Aykut Coşkun, TECO Makine: “Tarım ürünlerinin aflatoksinsiz, en sağlıklı şekilde depolanıp tüketiciye sunulması için gereken koşullar, kurutma makineleriyle sağlanır. Kazanç ve sağlık açısından dengenin kurulmasının temel şartı budur. İlkel tekniklerle kurutulmuş olan ürünler insan sağlığı ve ekonomi açısından ciddi tehdittir. Biz hayal etmiyoruz, üretiyoruz. TECO Tahıl Kurutma; çevre duyarlılığını göz ardı etmeden, düşük enerji gereksinimi ile kurutma yapan makineler geliştiriyor.”
Artan dünya nüfusun gıda talebini karşılamak önemli bir küresel sorun. Bu açıdan hasat sonrası kayıpların azaltılması, gıdaya erişimi artırmak için sürdürülebilir bir çözüm olarak hayatî önemde. Tahıl, gelişmekte olan ülkelerin çoğunda temel besin kaynağı ve tüm tarımsal ürünler arasında tahıl, kalorifik bazda hasat sonrası en çok kaybı yaşayan üründür. Ancak depolama aşamasında tahılların neredeyse yarısı kaybedilebilir. Bu sayımızda böylesine kritik önemdeki kurutma sistemleri alanında faaliyet gösteren TECO Makine’nin CEO’su Ayku Coşkun ile Teknoloji Platformu’muz için görüştük.
Tüketiciye sağlıklı ürünler sunulması açısından kurutmanın ehemmiyetine değinen Coşkun, bunun için de, hasat sonrası ürün içerisindeki fazla su miktarının düşürülmesi gerektiğini anlatıyor. Bu noktada da en sağlıklı ürün depolamasının kurutma makineleri sayesinde yapıldığını belirtiyor. Piyasaya sundukları yeni çözümleri Antep fıstığı ve fındık kurutma makinesi hakkında da bilgi veren Coşkun, “20 yıllık tecrübe ve yaklaşık 24 aylık Ar-Ge çalışmaları sonucu geliştirdiğimiz bu ürün, dünyada üretilmiş endüstriyel anlamda ilk gerçek Antep fıstığı ve fındık kurutma makinesidir.” diyor.
Sn. Coşkun, öncelikle bize firmanızı ve faaliyet alanlarını anlatır mısınız?
2007 yılında kurulan firmamız Adana ilinde tahıl kurutma makineleri sektöründe faaliyet göstermektedir. Firmamız TECO Tahıl Kurutma; çevre duyarlılığını göz ardı etmeden, düşük enerji gereksinimi ile kurutma yapan makineler geliştirmiştir.
Şirketimiz, tahıl kurutma sektöründe gelişmiş tasarım ve üretim teknolojilerini kullanarak, kaliteli hizmet üretmeyi ve nitelikli insan yetiştirmeyi ilke edinerek müşteri memnuniyetini sürekli geliştirmeyi kalite politikası olarak benimsemiştir.
Kurutmasını yapabildiğimiz ürünler buğday, çeltik, mısır, arpa, kanola, soya, ay çekirdeği, kuru fasulye, nohut, mercimek, fındık, Antep fıstığı, ceviz, kahve ve kakao çekirdeği gibi granül haldeki ürünlerdir.
2008’den bu yana tahıl kurutma ve depolama sektöründe faaliyet gösteriyoruz. Uluslararası arenada “TECO” markası ile tanınan şirketimiz, dünya genelinde sorunsuz çalışan anahtar teslimi 387 tesisi sektöre kazandırmış durumda.
Bize en son geliştirdiğiniz teknolojiler hakkında bilgi verebilir misiniz?
Yoğun ve titiz çalışmalarımızın sonucunda ‘Antep Fıstığı ve Fındık Kurutma Makinesi’ ürettik. Piyasada takdirle karşılanan bu başarılı ürünü, sektörde 20 yıllık tecrübe ve yaklaşık 24 aylık Ar-Ge çalışmaları sonucu geliştirdik. Bu makinemiz, besin değeri yüksek olan Antep fıstığı ve fındık gibi ürünlerin kaliteli ve sağlıklı bir şekilde, aroma ve tatlarında herhangi bir değişiklik olmadan en ekonomik şekilde kurutulmasını sağlamaktadır. Tüketicinin direk kullanacağı nitelikteki gıda ürünlerini, kaliteli ve düşük maliyetlerle, güvenle kurutan bir makinedir. Makinemiz, özellikle Antep fıstığı ve fındık konusunda bugüne kadar yapılmaya çalışılan makinelerden farklı bir çalışma prensibine sahip ilk endüstriyel kurutma teknolojisini bulundurmaktadır. Gelen mal miktarına göre parsiyel ürün kurutma özelliğine sahip tek makinedir.
Makinenizi diğerlerinden ayıran özellikler neler?
Özetle söylemek gerekirse son geliştirdiğimiz bu ürün, dünyada üretilmiş endüstriyel anlamda ilk gerçek Antep fıstığı ve fındık kurutma makinesidir. Dünya genelinde makinemizin herhangi bir benzeri bulunmamaktadır. Hibrit bir tasarım olup, üreticiden parça parça gelen ürünleri (500-1500 kg) güvenli bir şekilde kurutabilmektedir. Özellikle tasarım ve fonksiyonelliği açısından dünya genelinde bir benzeri yoktur.
Üç gün süren Antep fıstığı kurutma işleminin bu makine ile bir saatte yapıldığını söylüyorsunuz. Bunu nasıl başarıyorsunuz?
Şu anda tarladan toplanan ürün yere serilerek, insan sağlığı bakımından ciddi tehdit altında kurutulmaktadır. Uygun hava koşullarında 3 gün içerisinde kurutma işlemi tamamlanabiliyor. Bu süre boyunca güneş altında işçiler belli aralıklarla ürünü karıştırıyor. Mevcut yöntemde örneğin 36 ton malı kurutmak için 44.185 m² bir alanda 96 yevmiyeli işçi çalışması gerekirken, makinemizin çalışması için 150 m²’lik bir alan, 2 operatör ve 6 yevmiyeli işçi yeterli oluyor.
Peki bu makineyle yapılan kurutma işleminin Antep fıstığının kalitesine etkisi nedir?
Kanserojen bir madde olan aflatoksin sıklıkla hasattan önce oluşmaya başlar. Küf gelişimi bahçede başlayabilmekte; hasatı yığın halinde bekletme, yetersiz ve uygun olmayan kurutma koşulları nedeniyle gelişebilmekte; uygun olmayan depolama koşulları ve taşıma sırasında da bu artış devam etmektedir. Eğer ürünün kurutulması aksatılır ve depolama esnasında küf gelişimi için kritik koşullar (nem, sıcaklık vb.) aşılırsa, hasat sonrası kontaminasyon meydana gelir. Aflatoksin kontaminasyonu açısından en riskli gıdalar mısır, fıstık ve yağlı tohumlardır. Makinemiz sayesinde 3 gün süren kurutma işlemi, sadece 1 saate düşürülmektedir ve aflatoksin üremesi durdurulmaktadır.
Makineniz bir saatte kaç ton ürün kurutabiliyor?
Makine modeline bağlı olarak saatte 1,5 – 5 ton kapasiteyle, günlük 36-120 ton ürün kurutulabilmektedir.
Önceki yöntemlerle sizin sisteminizi kıyaslarsanız ne gibi avantajlarınız var?
Aflatoksinsiz ürün her zaman daha çok rağbet görür ve en yüksek fiyattan alıcı bulur. Sahadaki serili ürün hijyen açısından ciddi bir tehdittir. En düşük kapasiteli makinemiz ile günde 36 ton, 3 günde 108 ton ürünü kurutma şansımız var.
Mevcut sistemde 36 ton malı kurutmak için 44.185 m² beton bir alana ihtiyaç duyulmaktadır. Bugünkü piyasa değeriyle 1.423.000 TL beton masrafı vardır. Makinemizin değeriyse 467.000 TL’dir. Elektrik tüketimi 23kW, ton başı yakıt maliyeti 78 TL’dir.
Peki bu makineyi hangi ülkelere satmayı hedefliyorsunuz? Bu konunda ne gibi çalışmalar yapıyorsunuz?
Özellikle bu makine sayesinde Çinli ve Türk ihracatçıları buluşturarak, Çinli bir şirketin Gaziantep’in Nizip ilçesinde yatırım yapmasının yolunu açtık. Ürünümüzün satışı için dünya genelinde fıstık tüccarlarıyla bağlantıya geçmiş bulunuyoruz. Özellikle fıstık üreticisi ABD, İran, Hindistan ile birlikte İspanya ve Yunanistan gibi Akdeniz kıyısındaki Avrupa ülkeleriyle temasa geçmiş bulunuyoruz.
Sizce aflatoksinle mücadelede nelere dikkat edilmeli?
Bizim yoğunlaştığımız nokta; tüketiciye sağlıklı ürünler sunulmasını sağlamaktır. Bunun için gerekli ilk şart, hasadı tamamlanan ürünlerin içerisindeki fazla su miktarının düşürülmesi ve zararlı bakteri ve mantarların oluşumunun engellenmesidir. Bu işlem sonrası ürünün depolanması daha makuldür.
Son olarak okuyucularımızla paylaşmak istediğiniz bir husus var mı?
Türkiye’de üretilen tarım ürünlerinin aflatoksinsiz, en sağlıklı şekilde depolanıp tüketiciye sunulması için gereken koşullar kurutma makineleriyle sağlanır. Kazanç ve sağlık açısından dengenin kurulmasının temel şartı budur. İlkel tekniklerle kurutulmuş olan ürünler insan sağlığı ve ekonomi açısından ciddi bir tehdittir. Sektörde para kazanmanın yöntemi sağlıklı ve homojen kurutmadır.
Biz hayal etmiyoruz, üretiyoruz.