BLOG

Avrupa’da gıda güvenliği ve haşereyle mücadeleye dair mevzuat birbiriyle uyumlu mu?

07 Haziran 20184 dk okuma
“Bir değirmen için gıda kalitesi ve güvenliği, hedefler listesinin en tepesinde yer alır. Zararlı böceklerle etkin ve güvenli şekilde mücadele edilmesi gerekir. Yani; güçlü ve tutarlı mevzuat, sertifikasyon ve bu kurallara uygun şekilde çalışan yetkin haşereyle mücadele profesyonelleri; tüm değirmencilik sektörü için kesinlikle çok önemlidir.” Peter de Weert Haşereyle Mücadele Yöneticisi Peterson Pest Control  Değirmencilik sektöründe aktif olan tüm şirketler, tanımları gereği uluslararası bir alanda faaliyet göstermektedir.  Zira hem hammadde küresel çapta elde edilmekte hem de nihai ürün küresel piyasalara arz edilmektedir. Tedarik zincirinin ilk halkasından son halkasına kadar yüksek kalitede ürünü garanti altına almak için böyle bir tedarik zincirinin aktif olduğu tüm ülkelerde iyi ve tutarlı kural ve düzenlemelere dayanabilmek önemlidir. Maalesef, Avrupa Birliği’nin tüm üye ülkelerde eşit kural ve düzenlemeleri savunma konusunda çok aktif olmasına rağmen  farklı ülkelerdeki kural ve düzenlemeler birbirleriyle her zaman uyumlu olmuyor. Yasaların yanında sertifikasyon da emtia ya da işletmenin belirlenen kalite standartlarını karşılayıp karşılamadığını ölçmek için çok güçlü araçlardan biri. Haşereyle mücadele yasaları, gıda güvenliğinin çeşitli yönleriyle ilgili farklı alanlara ayrılmakla birlikte; pestisitlerin kullanımıyla ilgili çevre yasaları, sağlık ve güvenlik, yaban hayatı, tarım yasaları ve hayvanlara zulme karşı çıkarılan yasaları da içerir. Haşereyle mücadele yasaları, zehirli maddelerin yiyeceklere yakın şekilde kullanılması dolayısıyla çok sıkı olabilmektedir. Bu konudaki mevzuat, gıda güvenliğiyle ilgili (haşereyle mücadele dahil) genel gereklilikleri ortaya koyarken, kalite standartları ve en iyi uygulamalar ise çok daha detaylı gereklilikleri belirler. Genel olarak baktığımızda en önemli yasalar şunlardır: -AB’nin genel gıda mevzuatı -Gıda hijyeni mevzuatı AB Genel Gıda Mevzuatı, kirlenmiş gıdaların takip edilebilmesi ve piyasadan çekilmesi ve geri çağırılması sorumluluğu konusunda gıda işletmelerinin uyması gereken başlıca mevzuattır. (Mevzuat (EC) No 178/2002, Maddeler 18 ve 19). Bunlara ithalatçılar, üreticiler, işleyiciler, imalatçılar ve distribütörler de dahildir. Avrupa Birliği’nde gıda işleyicilerini etkileyen başlıca mevzuat Gıda Ürünlerinin Hijyen ile ilgili ‘(EC) 852/2004’ numaralı mevzuattır. Bu mevzuat, faaliyetler konusunda genel yönergeler içerir. AB Mevzuatı (EU) No 852/2004’e göre, hayvan ve böceklerin kirliliğe neden olmaması için gıda işletmecilerinin uygun ve yeterli önlemleri alması gerekmektedir. İşletmecilerin ayrıca; hava, toprak, su ve biyositlerden gelen kirliliği engellemek için risklerin kontrol altına alınmasına dair AB mevzuatına ve ulusal yasalara uymaları gerekmektedir. Haşere ilaçlarının kullanımı ve haşereyle mücadele tekniklerinin nitelikleri ve diğer konularda, AB üyesi ülkelerin ulusal yasaların birbirinden çok farklı olduğu gerçeği dikkate alındığında bu şartı karşılamak işletmeciler için biraz problemli olmaktadır. Hollanda’da 2017 yılından bu yana; kemirgen popülasyonlarının direnç oluşturmasını ve çevreye gereksiz miktarda zehirli madde saçılmasını engellemek amacıyla, haşereyle mücadele şirketlerine kemirgen öldürücü kullanabilmeleri için ‘IPM Rodencontrol’ sertifikasına sahip olmaları şartı getirilmiştir. Haşereyle mücadele teknisyenleri gibi operatörlerin; ‘Binalar ve gıda depolama tesisleri için keme popülasyonlarının yönetilmesi el kitabının’ son baskısına uygun şekilde çalışabileceğini gösteren bir sertifikaya sahip olması zorunludur. Hükümete bağlı ilgili kuruluş tarafından yapılan bu düzenlemeler çerçevesinde sadece sertifika sahibi şirketler belirli antikoagülan kemirgen öldürücüleri satın alabilir. İngiltere’de haşereyle mücadele düzenlemeleri Sağlık ve Güvenlik İdaresi (HSE) tarafından yapılır. Belçika’da ise tüm ürünler serbestçe satın alınabilir. Hollanda’da mesleki yeterlilik belgesi alabilmek için kapsamlı teknik bilgilerin verildiği on haftalık bir kurs alınması ve teorik ve uygulamalı sınavlarda başarılı olunması şarttır. Diğer birçok ülkede ise herhangi biri haşereyle mücadele personeli olarak işe başlatılabilir. Haşereyle mücadele yöntemleri dahil, gıda güvenliği ile ilgili mümkün olan en kaliteli hizmeti aldığınızdan emin olmak için, çeşitli global sertifikasyon programlarına bakılabilir. Örneğin, HACCP’deki standart risk analizi; hem tarım zararlıları hem de bu zararlılarla mücadele ürünlerinin oluşturacağı risklerin ölçülmesi bakımından her zaman aranan bir şart olmalıdır. Diğer gıda standartları da haşereyle mücadelede spesifik prosedürler ve zorunlulukları ortaya koymaktadır. Örnek olarak, şunlar verilebilir: -BRC Gıda Güvenliği için Global Standartlar -IFS — Gıda ve IFS Gıda -GlobalGAP Avrupa Birliği’nde haşereyle mücadele sektörü, 10 bin şirket ve 40 bin çalışanın bulunduğu ve yılda 3 milyar Euro’luk ciroya sahiptir ve bu alanda faaliyet gösteren şirketlerin gereken kaliteyi elde etmesi için sistemlere sahiptir. Avrupa Haşereyle Mücadele Birlikleri Konfederasyonu (CEPA) ve üyeleri yakın zamanda Avrupa Standartları Enstitüsü (CEN) işbirliğinde haşereyle mücadele sektörü için Avrupa standartları (EN) geliştirmiştir. Söz konusu Avrupa standartları; özel ya da kamuya ait haşereyle mücadele hizmetleri veren şirketlerin, müşterilerin ihtiyaçlarını karşılamak için uymak zorunda oldukları şartlar, tavsiyeler ve temel yeterlilikleri ortaya koymaktadır. Bu standartlar, haşereyle mücadele sektörünün sağlık ve hijyeninin sürdürülmesi konusunda ne kadar önemli olduğuna dair farkındalık yaratacaktır. Bu inisiyatif sayesinde şimdiden profesyonel olmayan birçok uygulama kontrol altına alınarak; kamunun, binaların ve işletmelerin korunması için çok önemli olan bu tür şirketlere büyük destek sağlanmıştır. Sonuç olarak, haşere popülasyonlarıyla mücadele için zehirli maddeler kullanırken hem hükümetlerin hem de sektörün sıkı kuralları ve en iyi uygulamaları yürürlüktedir. Bunun yanında, haşereyle mücadelede zehirli madde içermemekle birlikte çok başarılı olan başka yöntemler de vardır: -Entegre Haşereyle Mücadele takibi ve kemirgenlerin mekanik olarak tuzakla yakalanması. Bu yöntem, uzman bir profesyonelin spesifik dikkatini ve titiz yaklaşımını gerektirir. -Spesifik üretim alanlarına ve boş silolara ısı uygulaması (56°C üzerinde böcek zararlıları yaşayamaz) -Haznelerde ve silolardaki ürünler (tahıl ve un) üzerinde kontrollü atmosfer oluşturulması (oksijen oranı %1’in altında olduğunda zararlı böcekler yaşayamaz) Bir değirmen için gıda kalitesi ve güvenliği, hedefler listesinin en tepesinde yer alır. Zararlı böceklerle etkin ve güvenli şekilde mücadele edilmesi gerekir. Yani; güçlü ve tutarlı mevzuat, sertifikasyon ve bu kurallara uygun şekilde çalışan yetkin haşereyle mücadele profesyonelleri; tüm değirmencilik sektörü için kesinlikle çok önemlidir.
Makale Kategorisindeki Yazılar
24 Kasım 20203 dk okuma

Tarım ürünlerinde taş ve kesek ayıklamada Bühler Sortex

Osman Yaman Satış Mühendisi Atomika Makina “Yapılan çalışmalarla Sortex A makinalarda kullanıl...

31 Mayıs 20165 dk okuma

Faiz kararları piyasa üzerinde etkisini sürdürecek

“Yukarı yönlü fiyat hareketlerinde sırasıyla 485 cent/bushel seviyesi öne çıkıyor. Aşağı yönlü hare...